Türkiye’nin yaşadığı en büyük felaketlerden olan Marmara Depreminin ardından 24 yıl geçti. On binlerce insanın hayatını kaybettiği, ekonomik olarak ülkenin bitme noktasına geldiği, etkilediği alan itibariyle büyük travmaların yaşandığı 17 Ağustos depremi, unutulmadı.
Nesrin DEMİR-PUSULA
Türkiye’nin yakın tarihinde yaşadığı en acı olaylardan biri olan Marmara Depreminin ardından 24 yıl geçti. Deprem gerek büyüklük, gerek etkilediği alanın genişliği, gerek de sebep olduğu maddi kayıplar açısından son yüzyılın en büyük depremlerinden biridir.
Tarihe Adapazarı merkez olmak üzere 1943, 1957 ve 1967’de şiddetli depremler olmuştu. Şiddetli depremlerin meydana geldiği bölgede en büyük yıkım 17 Ağustos’un ilk saatlerinde meydana geldi. Saatler 03:02’yi gösterdiğinde tüm Marmara Bölgesini etkileyen Ankara ve İzmir’de dahi hissedilen deprem 7.4 büyüklüğünde olduğu açıklandı. 45 saniye süren sarsıntının ardından, Türkiye, tarihinin en kötü günlerinden birine uyanmıştı.
Özellikle Marmara bölgesinde ki kaçak yapılaşmanın fazlalığı, ölüm sayısını da artırıcı bir etmen olmuştu. Depremin ardından verilen Resmi raporlara göre 17 Ağustos depreminde, 17 bin 480 vatandaş hayatını kaybetmiş, 23 bin 781 kişi de yaralanmıştı. 285 bin 211 ev, 42 bin 902 iş yeri hasar gördü. 2010 yılında yayımlanan Meclis araştırması raporuna göre ise ölü sayısı 18 bin 373, yaralı sayısı ise 48 bin 901 kişi olarak tespit edildi.
2010 yılında yayımlanan Meclis raporunda şu veriler yer aldı;
Ölü Sayısı: 18 bin 373
Yaralı sayısı: 48.901
Sakat kalan: 505
Yıkılan ve ağır hasarlı bina: 96.796 konut ve 15.939 iş yeri
Orta hasarlı konut: 107.315
Orta hasarlı iş yeri: 16.316
Az hasarlı konut: 113.382
Az hasarlı iş yeri: 14.657
Prefabrik talep sayısı: 43.264
Dağıtılan prefabrik sayısı: 40.789