Dahiliye Uzmanı Dr. Cahit Güneş, böbrek taşı hastalığının genellikle karın bölgesinde aniden ortaya çıkan şiddetli ağrı ile kendini gösterdiğini belirtti. Hastalığın giderek arttığını da dile getiren Dr. Güneş, bol su içmek gerektiğini söyledi.
Halime DURMUŞ / ERZURUM
Dahiliye Uzmanı Dr. Cahit Güneş, son yıllarda giderek artan böbrek taşı rahatsızlığına dikkat çekti. Son teknolojik gelişmelerle tedavinin daha rahat olduğunu söyleyen Güneş, “Genellikle böbrek taşının ilk belirtisi karın bölgesinde aniden ortaya çıkan şiddetli ağrıdır” dedi.
Erzurum Özel Buhara Hastanesi Dahiliye Uzmanı Dr. Cahit Güneş, böbrek taşının normal şartlarda idrar içerisinde bulunan ve birikmeden atılması gereken kristallerin herhangi bir sebeple atılamaması sonucu meydana geldiğini anlattı. Hastalığın görülme sıklığının son yıllarda giderek arttığını belirten Dr. Güneş, hastalığı tetikleyen en önemli faktörler arasında az su tüketiminin olduğunu vurguladı.
Hastalığın belirtileri
Genellikle böbrek taşının ilk belirtisinin karın bölgesinde aniden ortaya çıkan şiddetli ağrı olduğunu aktaran Dr. Güneş, hastalığın belirtileri hakkında bilgi verdi. Dr. Güneş, “Ağrı, taş, idrar yolunu tahriş edince veya çoğunlukla tıkayınca gelişir. Hastalar, tipik olarak taşın olduğu tarafta sırtta veya karnın alt kısmında keskin, kramp tarzında gelip giden ağrılar duyarlar. Bazen bu yakınmalara bulantı ve kusma eşlik eder. Daha sonra ağrı, kasık bölgesine doğru yayılır. Eğer taş düşemeyecek kadar büyükse, idrar yolunun herhangi bir kesiminde takılır ve yerine göre farklı yakınmalara sebep olurlar. Mesaneye çok yaklaşmış taşlarda, hastalar, sık idrara çıkma, idrarda yanma hissi duyarlar ve bekledikleri kadar idrar yapamazlar. İdrar yaparken çok fazla ağrı ve yanma hissederler” diye konuştu.
Yetersiz sıvı tüketimi taş oluşumu kolaylaştırır
Beslenme ve genetik gibi faktörlerin böbrek taşı oluşumunda rol oynadığına dikkat çeken Dr. Güneş, "Az su içen kişilerde taş oluşumu çok kolaylaşır. Çünkü idrar çok yoğun konsantre haline gelir. En büyük risklerden biridir. Çünkü bol su içimi, idrar kristal halindeyken o kristallerin yıkanıp atılmasını sağlar” dedi.
Tedavisi
Hastalığın tedavi yöntemlerini anlatan Dr. Güneş, şunları söyledi: “Başlangıçta hastalara, taşın kendiliğinden düşmesi beklenirken, sadece ağrı kesiciler ve su içmesi önerilir. Ağrı kesiciler tablet ya da enjeksiyon şeklinde verilebilir. Yeterli olmazsa narkotik ilaçlar kullanılabilir. Sıvı tedavisi ile idrar çıkışı arttırılarak taşın atılmasını kolaylaştırılır. Ağrı kesici ve sıvıyı ağız yoluyla alabilen hastalar evine gönderilerek ayaktan takip edilebilir. Ancak ağrı çok şiddetliyse ve hasta su içemiyorsa hastaneye yatırılması gerekebilir. Boyutu 5-6 milimetreye kadar olan küçük taşlar, çoğunlukla kendiliğinden atılırlar. Daha iri taşların, kendiliğinden düşmesi enderdir. Büyük taşların bir şekilde girişimsel tedaviye ihtiyacı olur.”
Halime DURMUŞ / ERZURUM
Dahiliye Uzmanı Dr. Cahit Güneş, son yıllarda giderek artan böbrek taşı rahatsızlığına dikkat çekti. Son teknolojik gelişmelerle tedavinin daha rahat olduğunu söyleyen Güneş, “Genellikle böbrek taşının ilk belirtisi karın bölgesinde aniden ortaya çıkan şiddetli ağrıdır” dedi.
Erzurum Özel Buhara Hastanesi Dahiliye Uzmanı Dr. Cahit Güneş, böbrek taşının normal şartlarda idrar içerisinde bulunan ve birikmeden atılması gereken kristallerin herhangi bir sebeple atılamaması sonucu meydana geldiğini anlattı. Hastalığın görülme sıklığının son yıllarda giderek arttığını belirten Dr. Güneş, hastalığı tetikleyen en önemli faktörler arasında az su tüketiminin olduğunu vurguladı.
Hastalığın belirtileri
Genellikle böbrek taşının ilk belirtisinin karın bölgesinde aniden ortaya çıkan şiddetli ağrı olduğunu aktaran Dr. Güneş, hastalığın belirtileri hakkında bilgi verdi. Dr. Güneş, “Ağrı, taş, idrar yolunu tahriş edince veya çoğunlukla tıkayınca gelişir. Hastalar, tipik olarak taşın olduğu tarafta sırtta veya karnın alt kısmında keskin, kramp tarzında gelip giden ağrılar duyarlar. Bazen bu yakınmalara bulantı ve kusma eşlik eder. Daha sonra ağrı, kasık bölgesine doğru yayılır. Eğer taş düşemeyecek kadar büyükse, idrar yolunun herhangi bir kesiminde takılır ve yerine göre farklı yakınmalara sebep olurlar. Mesaneye çok yaklaşmış taşlarda, hastalar, sık idrara çıkma, idrarda yanma hissi duyarlar ve bekledikleri kadar idrar yapamazlar. İdrar yaparken çok fazla ağrı ve yanma hissederler” diye konuştu.
Yetersiz sıvı tüketimi taş oluşumu kolaylaştırır
Beslenme ve genetik gibi faktörlerin böbrek taşı oluşumunda rol oynadığına dikkat çeken Dr. Güneş, "Az su içen kişilerde taş oluşumu çok kolaylaşır. Çünkü idrar çok yoğun konsantre haline gelir. En büyük risklerden biridir. Çünkü bol su içimi, idrar kristal halindeyken o kristallerin yıkanıp atılmasını sağlar” dedi.
Tedavisi
Hastalığın tedavi yöntemlerini anlatan Dr. Güneş, şunları söyledi: “Başlangıçta hastalara, taşın kendiliğinden düşmesi beklenirken, sadece ağrı kesiciler ve su içmesi önerilir. Ağrı kesiciler tablet ya da enjeksiyon şeklinde verilebilir. Yeterli olmazsa narkotik ilaçlar kullanılabilir. Sıvı tedavisi ile idrar çıkışı arttırılarak taşın atılmasını kolaylaştırılır. Ağrı kesici ve sıvıyı ağız yoluyla alabilen hastalar evine gönderilerek ayaktan takip edilebilir. Ancak ağrı çok şiddetliyse ve hasta su içemiyorsa hastaneye yatırılması gerekebilir. Boyutu 5-6 milimetreye kadar olan küçük taşlar, çoğunlukla kendiliğinden atılırlar. Daha iri taşların, kendiliğinden düşmesi enderdir. Büyük taşların bir şekilde girişimsel tedaviye ihtiyacı olur.”