Usta bir hattat ile genç bir ressamın yollarının kesişmesini konu alan Dilsiz filmi, Erzurum’da gösterime girdi. Ünlü oyuncu Vildan Atasever’in de aralarında yer aldığı film ekibi Atatürk Üniversitesi’nde söyleşi gerçekleştirdi. Söyleşide oyuncu Ozan Çelik’in Erzurum benzetmesi keyifli anlar yaşattı.
Manolya BULUT-PUSULA
Dilsiz filmi Erzurum’da izleyici ile buluştu.
Dünya prömiyerini 25. Saraybosna Film Festivali'nde gerçekleştiren film, usta bir hattat ile genç bir ressamın hikâyesini anlatıyor. Erzurumlu oyuncu Vildan Atasever’in de Selma karakterini canlandırdığı film, Erzurum Cinetekno’da izleyicisi ile buluştu. Oyuncu Ozan Çelik’in sorulan bir soru üzerine Erzurum’u kıtlama şekerle çay içmeye benzetmesi gülümsetti.
Film ekibinin Atatürk Üniversitesi 15 Temmuz Milli İrade Salonu’nda sanatseverlerle bir araya gelerek merak edilenleri cevaplamasından önce filmde de yer alan santur sanatçısı Sedat Anar, konser verdi. Yönetmenliğini Murat Pay’ın yaptığı Dilsiz filminin yapımcılığını ise Murat Erdağı üstlendi. Filmde hattat sanatçısını oyuncu Mim Kemal Öke canlandırıyor. Erzurumlu oyuncu Vildan Atasever ise Selma karakterine can veriyor. Sinemanın yeni yüzlerinden oyuncu Ozan Çelik ise genç ressam Sami karakteri rolünde.
Memleketimi ve insanını çok seviyorum
Başarılı oyuncu Vildan Atasever, Erzurum’u her şeyiyle çok sevdiğini şu sözlerle dile getirdi; “Memleketimi, memleketimin insanını çok seviyorum. Bin yıldır ayakta kalan değerini, misafirperverliğini, yemeğini, her şeyini çok seviyorum.” Dilsiz gibi filmlerle Türk toplumunun değerlerine sahip çıktığını göstermesi gerektiğini de ifade eden Atasever, “Şimdiki filmlerle gençlerin üzerinde bir algı yaratıyorlar ve kendi değerlerimizi kapatmaya, dilsizleştirmeye çalışıyor diye çok eleştiri duydum. Yıllar sonra ilk defa böyle bir senaryo okudum ve böyle bir filmin içerisine dahil olabilme şansına eriştim. Bu yapıldı ama böyle filmlerin devam edebilmesi için sizin desteğinize ihtiyacımız var. Türkiye’de kendi değerlerine sahip çıkan bir kesim var diyebilmeliyiz” dedi.
Bu yolda kendimizi bulduk
Yönetmen Murat Pay ise daha önce Erzurum’a geldiğini ve Ulu Camii’deki kırlangıç tavanın hala aynı güzellikte olduğunu söyledi. Pay, “Biz bir yola düştük, aynı zamanda da bu yolda kendimizi bulmuş olduk. Unuttuklarımızı, unutturulmaya çalışılanları hatırlatalım istedik. Bu çaba da karşılığını vermeye başladı, ne mutlu bize. Daha önce Türk müziği ile ilgili çalışmalarımız olmuştu. Dilsiz de bu çalışmaların bir parçası niteliğinde sayılabilir” diye konuştu.
Gülümseten cevap
Film için aylarca hat sanatı dersleri aldığını ifaden Ozan Çelik ise, Erzurum’u kıtlama şekerle çay içmeye benzetti. Çelik, ‘Erzurum’u nasıl buldunuz?’ sorusuna verdiği gülümseten şu cevabı verdi; “Bir konağa gittik, orada bize bir amca kıtlama çayın tarifini yaptı. Benim için de Erzurum şu an öyle bir şey. Sağ yapisan, sol yapisan, tadini alisan.”
Manolya BULUT-PUSULA
Dilsiz filmi Erzurum’da izleyici ile buluştu.
Dünya prömiyerini 25. Saraybosna Film Festivali'nde gerçekleştiren film, usta bir hattat ile genç bir ressamın hikâyesini anlatıyor. Erzurumlu oyuncu Vildan Atasever’in de Selma karakterini canlandırdığı film, Erzurum Cinetekno’da izleyicisi ile buluştu. Oyuncu Ozan Çelik’in sorulan bir soru üzerine Erzurum’u kıtlama şekerle çay içmeye benzetmesi gülümsetti.
Film ekibinin Atatürk Üniversitesi 15 Temmuz Milli İrade Salonu’nda sanatseverlerle bir araya gelerek merak edilenleri cevaplamasından önce filmde de yer alan santur sanatçısı Sedat Anar, konser verdi. Yönetmenliğini Murat Pay’ın yaptığı Dilsiz filminin yapımcılığını ise Murat Erdağı üstlendi. Filmde hattat sanatçısını oyuncu Mim Kemal Öke canlandırıyor. Erzurumlu oyuncu Vildan Atasever ise Selma karakterine can veriyor. Sinemanın yeni yüzlerinden oyuncu Ozan Çelik ise genç ressam Sami karakteri rolünde.
Memleketimi ve insanını çok seviyorum
Başarılı oyuncu Vildan Atasever, Erzurum’u her şeyiyle çok sevdiğini şu sözlerle dile getirdi; “Memleketimi, memleketimin insanını çok seviyorum. Bin yıldır ayakta kalan değerini, misafirperverliğini, yemeğini, her şeyini çok seviyorum.” Dilsiz gibi filmlerle Türk toplumunun değerlerine sahip çıktığını göstermesi gerektiğini de ifade eden Atasever, “Şimdiki filmlerle gençlerin üzerinde bir algı yaratıyorlar ve kendi değerlerimizi kapatmaya, dilsizleştirmeye çalışıyor diye çok eleştiri duydum. Yıllar sonra ilk defa böyle bir senaryo okudum ve böyle bir filmin içerisine dahil olabilme şansına eriştim. Bu yapıldı ama böyle filmlerin devam edebilmesi için sizin desteğinize ihtiyacımız var. Türkiye’de kendi değerlerine sahip çıkan bir kesim var diyebilmeliyiz” dedi.
Bu yolda kendimizi bulduk
Yönetmen Murat Pay ise daha önce Erzurum’a geldiğini ve Ulu Camii’deki kırlangıç tavanın hala aynı güzellikte olduğunu söyledi. Pay, “Biz bir yola düştük, aynı zamanda da bu yolda kendimizi bulmuş olduk. Unuttuklarımızı, unutturulmaya çalışılanları hatırlatalım istedik. Bu çaba da karşılığını vermeye başladı, ne mutlu bize. Daha önce Türk müziği ile ilgili çalışmalarımız olmuştu. Dilsiz de bu çalışmaların bir parçası niteliğinde sayılabilir” diye konuştu.
Gülümseten cevap
Film için aylarca hat sanatı dersleri aldığını ifaden Ozan Çelik ise, Erzurum’u kıtlama şekerle çay içmeye benzetti. Çelik, ‘Erzurum’u nasıl buldunuz?’ sorusuna verdiği gülümseten şu cevabı verdi; “Bir konağa gittik, orada bize bir amca kıtlama çayın tarifini yaptı. Benim için de Erzurum şu an öyle bir şey. Sağ yapisan, sol yapisan, tadini alisan.”