‘’Sen yağmur gibi yağmadın ki ben toprak gibi kokayım!’’
BB Erzurumspor’un şu ana kadar en özel adamlarından birisi olarak tanıdığım Erhan Çelenk’in kulüpten ayrılmasını gerektiren en uygun cümle bu olsa gerek.
Esasında benim için çok da sürpriz olmayan ayrılık kararından sonra görüştüm Erhan Çelenk ile.
Sürpriz olmadı, çünkü bu şartlarda Erhan hem var hem yok gibiydi.
Hiç bir şey olmasa da kendisi için gitmesi kalmasından daha mı hayırlı olacaktı ne?
Bir Erhan hayranı olarak ben.
O kadar hizmetleri olmuş bir adamın kırgın gitmesini arzu etmiyordum, en azından kendi adıma bir teşekkür edeyim istiyordum.
Görüşme istediğimi kabul edince ne yalan söyleyeyim çok mutlu oldum.
Bir kere kimse ona git dememiş, ona sevindim.
Kendi istemiş biraz da bu ayrılığı.
‘’Acıtsa da bazen veda etmek lazım’’ diyen tıpkı o şairin dediği gibi bir ayrılık bu.
Zorunlu göç bir bakıma!
***
Görüşmemizde ‘’Ben hep oynayan bir adamım. Gittiğim her yerde direkt oynadım. Ben öyle son 10 dakikalarda, 20 dakikalarda oynayan bir adam değilim. Hele bu son Konya maçında kulübede olmama rağmen 3.oyuncu değişikliğine gidilmemesi bardağı taşıran son damla oldu ağabey. Bundan sonrası için de bir ışık görmediğim için artık gitme vaktin geldiğini anladım. Doğrusu o ışığı görsem kalırdım. Burası benim için çok kıymetli bir yer ve çok güzel günlerim oldu. Bu sebeple de gelen tekliflerden birini değerlendirdim ve gidiyorum. Giderken de özellikle Sekmen başkanla görüştüm, helallık aldım, kırgın da ayrılmış değilim. Kaldı ki kulübe de bonservis ücreti anlamında 500 bin lira gibi bir faydam da olmuş şekilde gidiyorum'' dedi.
O kadar ve net konuştu Erhan.
Nazik ve kibar bir dille anlattı meramını.
***
Kendisine sezon başında olduğu gibi ilk yarı bitiminde de 3-4 ayrı kulüpten teklif geldiğini ama banko oynama konusunda bir beklenti içerisinde olduğu için bu teklifleri hep ötelediğine de dikkat çeken Erhan Çelenk, evliliğinin form düşüklüğüne yolaçtığı iddialarına katılmadığını belirtti ve ‘’ Beni yıkan sakatlık oldu. Sakat olmama rağmen hem antrenmanlara katıldım hem de birkaç maç oynadım. G.Saray’ın doktoruna görünmüştüm, yanlış yaptığımı söylüyordu. O konuda gerekten yanlış yapmışım, hata bende, şimdi anlıyorum’’ diye konuştu.
Kendisini ayrılsa bile bir Erzurumsporlu olarak görmeye devam edeceğini de kaydeden Çelenk, mavi-beyazlı ekibin bütün maçlarını yakından takip edeceğini ve bir taraftar gibi hareket edeceğini anlattı. Taraftarı asla unutmayacağını da ifade eden Erhan Çelenk, ancak aynı taraftarın bu gidişinde arkasında durmamasını da anlamakta zorluk çektiğini belirtti.
***
Gazoz değil bir efsaneydi Erhan Çelenk.
Koca bir camiayı süper lige inandıran adamdı benim için.
Doğrusu bu şartlarda onun gidişine Erzurumspor adına ne kadar üzüldüysem, sürekli oynamaktan yana olan ve onbirde yakışan bir oyuncu olan Erhan’ın oynayacağı bir kulübe gidiyor olmasından dolayı kendisi adına sevindiğimi söylemeliyim.
O yüzden ona git güle güle diyorum Erhan.
Seni unutmayacağız ve seni hep hayırla yadedeceğiz.
Tek dileğim yarın tıpkı Nobre gibi, tıpkı Burhan gibi seni de inşallah mumla aramayız.
--
TUTTUĞUM BABA SÖZLER: Bazen arayıp buldukların değil de tesadüfen rastladıkların mutlu eder!
BB Erzurumspor’un şu ana kadar en özel adamlarından birisi olarak tanıdığım Erhan Çelenk’in kulüpten ayrılmasını gerektiren en uygun cümle bu olsa gerek.
Esasında benim için çok da sürpriz olmayan ayrılık kararından sonra görüştüm Erhan Çelenk ile.
Sürpriz olmadı, çünkü bu şartlarda Erhan hem var hem yok gibiydi.
Hiç bir şey olmasa da kendisi için gitmesi kalmasından daha mı hayırlı olacaktı ne?
Bir Erhan hayranı olarak ben.
O kadar hizmetleri olmuş bir adamın kırgın gitmesini arzu etmiyordum, en azından kendi adıma bir teşekkür edeyim istiyordum.
Görüşme istediğimi kabul edince ne yalan söyleyeyim çok mutlu oldum.
Bir kere kimse ona git dememiş, ona sevindim.
Kendi istemiş biraz da bu ayrılığı.
‘’Acıtsa da bazen veda etmek lazım’’ diyen tıpkı o şairin dediği gibi bir ayrılık bu.
Zorunlu göç bir bakıma!
***
Görüşmemizde ‘’Ben hep oynayan bir adamım. Gittiğim her yerde direkt oynadım. Ben öyle son 10 dakikalarda, 20 dakikalarda oynayan bir adam değilim. Hele bu son Konya maçında kulübede olmama rağmen 3.oyuncu değişikliğine gidilmemesi bardağı taşıran son damla oldu ağabey. Bundan sonrası için de bir ışık görmediğim için artık gitme vaktin geldiğini anladım. Doğrusu o ışığı görsem kalırdım. Burası benim için çok kıymetli bir yer ve çok güzel günlerim oldu. Bu sebeple de gelen tekliflerden birini değerlendirdim ve gidiyorum. Giderken de özellikle Sekmen başkanla görüştüm, helallık aldım, kırgın da ayrılmış değilim. Kaldı ki kulübe de bonservis ücreti anlamında 500 bin lira gibi bir faydam da olmuş şekilde gidiyorum'' dedi.
O kadar ve net konuştu Erhan.
Nazik ve kibar bir dille anlattı meramını.
***
Kendisine sezon başında olduğu gibi ilk yarı bitiminde de 3-4 ayrı kulüpten teklif geldiğini ama banko oynama konusunda bir beklenti içerisinde olduğu için bu teklifleri hep ötelediğine de dikkat çeken Erhan Çelenk, evliliğinin form düşüklüğüne yolaçtığı iddialarına katılmadığını belirtti ve ‘’ Beni yıkan sakatlık oldu. Sakat olmama rağmen hem antrenmanlara katıldım hem de birkaç maç oynadım. G.Saray’ın doktoruna görünmüştüm, yanlış yaptığımı söylüyordu. O konuda gerekten yanlış yapmışım, hata bende, şimdi anlıyorum’’ diye konuştu.
Kendisini ayrılsa bile bir Erzurumsporlu olarak görmeye devam edeceğini de kaydeden Çelenk, mavi-beyazlı ekibin bütün maçlarını yakından takip edeceğini ve bir taraftar gibi hareket edeceğini anlattı. Taraftarı asla unutmayacağını da ifade eden Erhan Çelenk, ancak aynı taraftarın bu gidişinde arkasında durmamasını da anlamakta zorluk çektiğini belirtti.
***
Gazoz değil bir efsaneydi Erhan Çelenk.
Koca bir camiayı süper lige inandıran adamdı benim için.
Doğrusu bu şartlarda onun gidişine Erzurumspor adına ne kadar üzüldüysem, sürekli oynamaktan yana olan ve onbirde yakışan bir oyuncu olan Erhan’ın oynayacağı bir kulübe gidiyor olmasından dolayı kendisi adına sevindiğimi söylemeliyim.
O yüzden ona git güle güle diyorum Erhan.
Seni unutmayacağız ve seni hep hayırla yadedeceğiz.
Tek dileğim yarın tıpkı Nobre gibi, tıpkı Burhan gibi seni de inşallah mumla aramayız.
--
TUTTUĞUM BABA SÖZLER: Bazen arayıp buldukların değil de tesadüfen rastladıkların mutlu eder!