İstanbul’da özel bir lisenin müdürü İbrahim Oktugan’ın yabancı uyruklu öğrencisi tarafından silahla vurularak öldürülmesi eğitimciler tarafından protesto edildi. Erzurum’da da iş bırakma eylemi yapan yüzlerce öğretmen Havuzbaşı Kent Meydanı’nda bir araya geldi. ellerinde ‘Yasa düzenlensin şiddet önlensin’, ‘Öğretmenin iş güvenliği var mı?’, ‘Kınama mesajı değil şiddet yasası istiyoruz’ yazılı dövizlerle alana gelen öğretmenler sık sık, ‘Öğretmene uzanan eller kırılsın’, ‘Susma sustukça sıra sana gelecek’ sloganları attı.
Çeşitli eğitim sendikalarına üye öğretmenlerin bir arada olduğu protestoda Eğitim-Bir-Sen Erzurum Şube Başkanı Mustafa Karataş basın açıklaması yaptı. Karataş yaptığı açıklamada, “Kanayan bir yara haline gelen şiddet olaylarına dikkat çekiyor, tedbir alınması için yetkililere çağrıda bulunuyoruz. Bu çağrımızı yıllardır yapıyoruz. Sesimize kulak verilseydi, gereken önlemler zamanında alınmış olsaydı belki de İbrahim hocamız yaşıyor olacak ve biz bugün başka şetler konuşuyor olacaktık. Ancak ne yazık ki birçok konuda olduğu gibi bu konuda da gerekli yasal düzenlemeler yapılmayarak geç kalınmıştır.
Ölümle sonuçlanmaya başlayan saldırıların son bulması için gereken adımlar ivedilikle atılmalı, eğitimcilere yönelik şiddeti önleme yasası bir an önce çıkarılmalıdır. Son birkaç yılda yaşanan hadiselere bakıldığında görülecektir ki şiddet olayları münferit eylemler olmaktan çıkmış, ne yazık ki yaygın bir toplumsal sorun haline gelmiş; eğitim ve öğretim hizmetlerinin yürütülmesini sekteye uğratacak boyuta ulaşmıştır. Bugün yaşadığımız acılar, dünün ihmal ve umursamazlığının neticesidir. Yarın yaşanmasını istemediğimiz acılar da bugünkü ilgisizliğin sonucu olmamalıdır” dedi.
Yasal düzenlemelerin bir an önce yapılmasını gerektiğinin altını çizen Karataş, “Şiddetin, eğitimi tehdit eder boyuta ulaşması, geleceğimizi tehlikeye sokacak boyuta varması, acil ve köklü çözüm bulmayı zaruri hale getirmektedir. Devlet, kasıtlı şekilde ölüme, yaralanmaya ve zarara sebebiyet verilmesini önlemekle mükelleftir. Devletin bu yükümlülük çerçevesinde, suç işlemekten caydırıcı yasal zemini ve idari şartları tesis ederek yaşam hakkını koruma ve ayrıca buna ilişkin ihlalleri önleyici, bastırıcı ve cezalandırıcı bir infaz mekanizması geliştirme ödevinin hukuk devleti olmanın gereği olduğunu bugün burada bir kere daha hatırlatmak istiyoruz.
Bu doğrultuda eğitim çalışanlarına karşı eğitim ve öğretim hizmetinin sunumundan kaynaklı şiddet eylemlerine yönelik cezai ve hukuki tedbirlerin alınması elzemdir. Eğitim çalışanları olarak şiddete karşı caydırıcı nitelikte bir cezai müeyyide getirilmesini, şiddete uğrayana, çalışana da hukuki koruma sağlayacak türden yasal düzenlemelerin acilen yapılmasını istiyor ve bekliyoruz” diye konuştu.
Manolya BULUT /Pusula Gazetesi
HABER MERKEZİ
Tabii ülke sınırları yol geçen hanına dönmüş, giren çıkan belli değil, ülkeye gelen bu 15 milyon yabancı, ülkeyi adeta istila etmiş. Buna göz yumanlar bunun hesabını nasıl verecekler. Bu ülkenin milli geliri neden bunlara harcanıyor da bu ülkenin öz evlatlarına harcamiyor. Bugüne kadar bu çapulculara 100 milyar dolar harcanmış, ama emekliye, asgari ucretliye gelince para yok. Sanki ülke Araplaştirilmaya çalışılıyor.