Müziğe olan ilgisi bilinen Cumhurbaşkanlığı sözcüsü İbrahim Kalın, 'Hiç Oldum' adlı sözleri ve müziği kendisine ait bir türküyü müzikseverlerle buluşturdu. Türkünün düzenlemesini ünlü sanatçı Erkan Oğur, miksini ise Ceyhun Çelikten yaptı. Klibin yayınlanmasının ardından çirkinlik adeta lağımlara aktı.
Erkan Oğur'un, kopuz ve gitar, Derya Türkan'ın ise kemençeyle İbrahim Kalın'a eşlik ettiği türküye Kemal Başbuğu yönetmenliğinde bir klip çekildi. Kalın'ın, divan bağlama çaldığı türkünün klibi, Youtube'da ve tüm dijital platformlarda yayınlanmaya başlandı.
Vay!
Sen misin ey Erkan Oğur! Türkiye’de sanat ve edebiyat dünyasına adeta çöken güruh, elbette mahalleleri Erkan Oğur’u linç ettiler. İbrahim Kalın, linç girişimi sırasında Erkan Oğur’u arayarak üzüntüsünü iletiyor. Konuşuyorlar ve susmaya karar veriyorlar.
Susacaklar, ahmakça eleştiriye karşılık vermeyecekler!
Tabii öyle olmadı! Independent Türkçe’nin sorularını yanıtlayan Erkan Oğur, “Çalışmaya katıldığınız için bir eleştiri bekliyor muydunuz?” sorusuna, “İçimin bir köşesi cız etmişti, benim ne işim var diye. Belki benim de hatam olmuş olabilir, böyle bir şeyi kabul etmek” yanıtını verdi.”
“Kendisi de aradı, ricacı oldu. 'Çalarsam mutlu olacağını' söyledi. Ben de 'Benim için bağlama çalıp, halk müziği seven İbrahimsiniz. Tabii ki çalarım' dedim.”
“İçim cız ederek yer aldım. Hatam olabilir ama ben hala devrimciyim ve Saray’a karşıyım.”
Cevap kırıcı ve inciticiydi. Şükriye Tutkun bir tepki tiviti ile cevap verdi; "İçim cız ederek yer aldım" Devletle ilgili görevine saygınız olmayabilir, akademik kariyerine de, ama bir müzisyenin bir müzisyene bu şekilde yanıt vermesi çok kırıcı. Halk müziğine gönül vermiş bir müzisyen olarak bu davranıştan ötürü @ikalin1 dan ben özür diliyorum.
@ikalin1 bey, politik görüşüne bakmaksızın sanatçı kişiliğinden dolayı @erkanogurresmi ile çalışabilecek kadar müziksever, ama müziğin evrensel olduğunu savunan solcu dostlarımız, sırf politik görüşü sebebiyle kendi ülkesinin müzik insanına kıyabiliyor. Müzik hani evrenseldi?”
Evet, müzik evrenseldir ama Türkiye’de bazı alanlara kâbus gibi çökmüş olan birileri için değil.
İbrahim Kalın, sözü yormadı...
Karşı mahallenin kindar saldırılarından üzüntü duyan İbrahim Kalın kızaracak yüzleri varsa utanacak olanlara bir cevap verdi. Kalın, “Sözü yormadan” başlıklı tivitinde ibretlik cümlelerini şöyle sürdürdü;
“İlk iki gün Erkan Oğur beyi üzmelerine çok üzüldüm. Kendisini arayıp konuştum “Bu pervasız saldırılan sizi sakın mahzun etmesin” dedim. Birlikte susmaya karar verdik.
Fakat üçüncü gün –belki yanlış hatırlayarak- söylediği şeylere şaşırdım ve üzüldüm.
Keşke zorba saldırıların karanlık gölgesi kendi irademizle ve muhabbetle paylaştığımız bu güzelliğin üzerine düşmeseydi.
Canı sağ olsun. Herkes nasibinde ne varsa onu aldı.”
Örgütlü nefret gürûhunun, mandacı linç rejiminin mühürlü kalpleri şu ince sözlerden nasibini almaz ama olsun.
Bir İbrahim Kalın’ın sözlerine birde Erkan Oğur’un ‘İçimin bir köşesi cız etmişti; bu benim hatam, hatasız bir insan gösterin’ sözüne.
Erkan Oğur'un, kopuz ve gitar, Derya Türkan'ın ise kemençeyle İbrahim Kalın'a eşlik ettiği türküye Kemal Başbuğu yönetmenliğinde bir klip çekildi. Kalın'ın, divan bağlama çaldığı türkünün klibi, Youtube'da ve tüm dijital platformlarda yayınlanmaya başlandı.
Vay!
Sen misin ey Erkan Oğur! Türkiye’de sanat ve edebiyat dünyasına adeta çöken güruh, elbette mahalleleri Erkan Oğur’u linç ettiler. İbrahim Kalın, linç girişimi sırasında Erkan Oğur’u arayarak üzüntüsünü iletiyor. Konuşuyorlar ve susmaya karar veriyorlar.
Susacaklar, ahmakça eleştiriye karşılık vermeyecekler!
Tabii öyle olmadı! Independent Türkçe’nin sorularını yanıtlayan Erkan Oğur, “Çalışmaya katıldığınız için bir eleştiri bekliyor muydunuz?” sorusuna, “İçimin bir köşesi cız etmişti, benim ne işim var diye. Belki benim de hatam olmuş olabilir, böyle bir şeyi kabul etmek” yanıtını verdi.”
“Kendisi de aradı, ricacı oldu. 'Çalarsam mutlu olacağını' söyledi. Ben de 'Benim için bağlama çalıp, halk müziği seven İbrahimsiniz. Tabii ki çalarım' dedim.”
“İçim cız ederek yer aldım. Hatam olabilir ama ben hala devrimciyim ve Saray’a karşıyım.”
Cevap kırıcı ve inciticiydi. Şükriye Tutkun bir tepki tiviti ile cevap verdi; "İçim cız ederek yer aldım" Devletle ilgili görevine saygınız olmayabilir, akademik kariyerine de, ama bir müzisyenin bir müzisyene bu şekilde yanıt vermesi çok kırıcı. Halk müziğine gönül vermiş bir müzisyen olarak bu davranıştan ötürü @ikalin1 dan ben özür diliyorum.
@ikalin1 bey, politik görüşüne bakmaksızın sanatçı kişiliğinden dolayı @erkanogurresmi ile çalışabilecek kadar müziksever, ama müziğin evrensel olduğunu savunan solcu dostlarımız, sırf politik görüşü sebebiyle kendi ülkesinin müzik insanına kıyabiliyor. Müzik hani evrenseldi?”
Evet, müzik evrenseldir ama Türkiye’de bazı alanlara kâbus gibi çökmüş olan birileri için değil.
İbrahim Kalın, sözü yormadı...
Karşı mahallenin kindar saldırılarından üzüntü duyan İbrahim Kalın kızaracak yüzleri varsa utanacak olanlara bir cevap verdi. Kalın, “Sözü yormadan” başlıklı tivitinde ibretlik cümlelerini şöyle sürdürdü;
“İlk iki gün Erkan Oğur beyi üzmelerine çok üzüldüm. Kendisini arayıp konuştum “Bu pervasız saldırılan sizi sakın mahzun etmesin” dedim. Birlikte susmaya karar verdik.
Fakat üçüncü gün –belki yanlış hatırlayarak- söylediği şeylere şaşırdım ve üzüldüm.
Keşke zorba saldırıların karanlık gölgesi kendi irademizle ve muhabbetle paylaştığımız bu güzelliğin üzerine düşmeseydi.
Canı sağ olsun. Herkes nasibinde ne varsa onu aldı.”
Örgütlü nefret gürûhunun, mandacı linç rejiminin mühürlü kalpleri şu ince sözlerden nasibini almaz ama olsun.
Bir İbrahim Kalın’ın sözlerine birde Erkan Oğur’un ‘İçimin bir köşesi cız etmişti; bu benim hatam, hatasız bir insan gösterin’ sözüne.