Asırlardır kullanılan bastonlar, daha önce çiftçilik ve hayvancılık yapan vatandaşlar tarafından kendilerini çeşitli hayvanlardan korumak amacı ile kullanılmaya başlanmıştı. Günümüzde ise ata yadigarı olan bastonlar, ya aksesuar olarak kullanıyor ya da yürüme güçlüğü çeken vatandaşlar tarafından tercih ediliyor.
Asırlar önce, kendilerini çeşitli hayvanlardan koruma amaçlı olarak çevrede bulunan ağaç dallarını kullanan Şırnaklılar, daha sonra bu ağaç dallarını baston haline getirdi. Merkez Bahçelievler Mahallesi'nde günün belirli saatlerinde mahalledeki arkadaşları ile bir araya gelerek baston yaparken eski dönemleri yâd ettiklerini ifade eden Ömer Cavlak, bundan 100 200 yıl önce köylerde büyükbaş ve küçükbaş hayvancılıkla uğraştıklarını, o zamanlar bastonlarının muhakkak olması gerektiğini söyledi. Bastonu yılan, kurt gibi hayvanlardan ve çoban köpeklerinden korunmak için silah olarak kullandıklarını belirten Cavlak, "Bir yılan çıktığında hemen bastonumuzla müdahale edebiliyorduk. Dedelerimiz, babalarımız bastonculuğu meslek haline getirmişlerdi. Genç, yaşlı herkesin elinde mutlaka bulunurdu. Şimdi bizlerde hala o geleneği sürdürüyoruz” dedi.
"Çeşit çeşit baston koleksiyonu bulunmakta"
Eskisi gibi olmasa da hala ormanlık alanlarda çeşitli ağaçlardan aldıkları dallardan baston yaptıklarını dile getiren Cavlak, şöyle konuştu:
“Genelde sulu ağaç dallarını tercih etmiyoruz. Daha çok badem, meşe, palamut ve envaı çeşit ağaçlardan yapıyoruz. Yaptığımız bastonlar makine kullanmadan, tamamen el yapımı ile belirli bir yapım aşamasından geçiyor. Arkadaşlarımız ile toplandığımızda her birimiz günde 2-3 baston yapabiliyoruz. Atalarımızdan kalma bir gelenek şimdi çok tercih edilmese de bu geleneği sürdürmeye çalışıyoruz. Her birimizin evinin bir köşesinde veya dükkânlarda çeşit çeşit baston koleksiyonu bulunmakta. Yaptığımız bastonları ekseriyet bize gelen misafirlere, yaşlılara hediye olarak veriyoruz. Bazen de 100-150 lira arasında satışını yapıp kendimize ek gelir sağlıyoruz.” Ata yadigarı bastonları yapmak için günün belirli saatlerinde arkadaşları ile birlikte toplanan Hasan Sevim, eskiden insanların bir yere gittiğinde ellerinde baston olduğunu kaydetti. Bastonun bölgede önemli bir gelenek olduğunu aktaran Sevim, "Bu geleneği şu an sürdürmeye çalışıyoruz. Amaç kültümüzün bir parçası olan geleneği sürdürmek ve diğer kuşaklara aktarmak" ifadelerinde bulundu. İHA
"Çeşit çeşit baston koleksiyonu bulunmakta"
Eskisi gibi olmasa da hala ormanlık alanlarda çeşitli ağaçlardan aldıkları dallardan baston yaptıklarını dile getiren Cavlak, şöyle konuştu:
“Genelde sulu ağaç dallarını tercih etmiyoruz. Daha çok badem, meşe, palamut ve envaı çeşit ağaçlardan yapıyoruz. Yaptığımız bastonlar makine kullanmadan, tamamen el yapımı ile belirli bir yapım aşamasından geçiyor. Arkadaşlarımız ile toplandığımızda her birimiz günde 2-3 baston yapabiliyoruz. Atalarımızdan kalma bir gelenek şimdi çok tercih edilmese de bu geleneği sürdürmeye çalışıyoruz. Her birimizin evinin bir köşesinde veya dükkânlarda çeşit çeşit baston koleksiyonu bulunmakta. Yaptığımız bastonları ekseriyet bize gelen misafirlere, yaşlılara hediye olarak veriyoruz. Bazen de 100-150 lira arasında satışını yapıp kendimize ek gelir sağlıyoruz.” Ata yadigarı bastonları yapmak için günün belirli saatlerinde arkadaşları ile birlikte toplanan Hasan Sevim, eskiden insanların bir yere gittiğinde ellerinde baston olduğunu kaydetti. Bastonun bölgede önemli bir gelenek olduğunu aktaran Sevim, "Bu geleneği şu an sürdürmeye çalışıyoruz. Amaç kültümüzün bir parçası olan geleneği sürdürmek ve diğer kuşaklara aktarmak" ifadelerinde bulundu. İHA