Birbirlerinin kopyası…
Organizasyon eksikliği ile bir yıl öncekine rahmet okutuyorlar…
Öğrenemedik gitti bu işleri, bu kafa ile sanırım öğrenemeyeceğiz de…
***
Ülkenin değişik şehirlerinde ‘Erzurum Günleri’ ismi altında organize edilen etkinliklerden bahsediyorum. Sözüm ona Dadaşlar diyarı Erzurum’un tanıtımı için düzenleniyor. Ancak yapılanlar şehri rezil etmekten ileriye gitmiyor maalesef.
Birileri reklamını yapıyor, birileri kesesini dolduruyor. Haksızlık etmeyelim, etkinliklerin bence en önemli tarafı yapıldığı ketteki Erzurumluları bir araya getirip, hasret gidermesini sağlamak. Kalbi bu şehir için atan gurbetteki gönül erlerine diyecek lafımız yok. Peki ya tanıtım!
***
Zaman zaman ulusal televizyonların haber bültenlerinde izliyoruz, diğer şehirlerin tanıtım günlerini. Bilmem kaç metre kebap yapıldı, kaç kasa hamsi mangalda ikram edildi gibi haberleri.
Yaygın medyanın genel merkezlerinde onlarca Erzurumlu üst düzey yönetici var. Gazetelerde bir o kadar köşe yazarı mevcut. Hiç mi insanın aklına gelmez bu şahısları davet etmek!
***
Tanıtım günlerini yalnızca bilmem kaç bin liraya stant kiralayıp kadayıf dolması, su böreği veya cağ kebabı satmak diye algılayan bu anlayışa artık bir son verilmeli. Erzurum dolmadan, cağdan ibaret değildir. Hadi onu baz aldınız bari bu işini hakkı ile yapanlarla yol alın. Diyarbakırlıya çağ kebap, Batmanlıya kadayıf dolması yaptırmayın. Bu şehrin ön plana çıkarılacak bir çok değeri var. Kayak gibi, turizm gibi…
Madem işin aslı tanıtım o zaman para kazanmak ana tema olmamalı. İşin içine para girince hiç bu şehri görmemiş insanlar Erzurum bilmem nesi diye stant açıp, ticaret yapıyor.
Bir de bu günlere rağbet gösterip belediye bütçesinden kaynak sağlayıp orada boy gösteren belediye başkanları var. Derdiniz gurbette ki dadaşları bir araya getirmekse başka bir yol bulun...
Alın size iki örnek
İstanbul Erzurumlular Kültür ve Dayanışma Vakfı Başkanı Rahmetli Ethem Seven bu işleri layıkıyla yapan bir isimdi.
Erzurumlular gecesi yapardı. O gecede İstanbul’da yaşayan ünlüsü ünsüzü, emeklisi, iş adamı her kes gelir, sanatın devleri sahne alırdı. Erzurum mutfağı en iyi şekli ile tanıtılır, hatta Erzurumspor için ciddi bağışlar toplanırdı.
Yine aynı şekilde Ankara’da dönemin Erzurumlular Vakfı Başkanlığını yürüten Nevzat Saygılıoğlu yapardı. Şehrin en ünlü oteli o gece kapılarını Erzurumlulara açardı.
Şimdi o günlerden Erzurum panayırına geldik. Elini sallayan Erzurum günleri yapıyor. Zaten Erzurum adı altında faaliyet gösteren dernek, vakıf sayısını bilen yok. Arkadaşına küsen dernek açıyor.
Allah aşkına bu dernek ve vakıfların kenttin tanıtımına ne faydası var?
Hadi Erzurum’u geçtik bulundukları şehre ne katkıları olmuş?
Lobi oluşturabilmişler mi?
Siyasete yön verebilmişler mi?
Diyeceğim odur ki ya bu işi hakkı ile yapın ya da lütfen bu işlere hiç kalkışmayın.
Organizasyon eksikliği ile bir yıl öncekine rahmet okutuyorlar…
Öğrenemedik gitti bu işleri, bu kafa ile sanırım öğrenemeyeceğiz de…
***
Ülkenin değişik şehirlerinde ‘Erzurum Günleri’ ismi altında organize edilen etkinliklerden bahsediyorum. Sözüm ona Dadaşlar diyarı Erzurum’un tanıtımı için düzenleniyor. Ancak yapılanlar şehri rezil etmekten ileriye gitmiyor maalesef.
Birileri reklamını yapıyor, birileri kesesini dolduruyor. Haksızlık etmeyelim, etkinliklerin bence en önemli tarafı yapıldığı ketteki Erzurumluları bir araya getirip, hasret gidermesini sağlamak. Kalbi bu şehir için atan gurbetteki gönül erlerine diyecek lafımız yok. Peki ya tanıtım!
***
Zaman zaman ulusal televizyonların haber bültenlerinde izliyoruz, diğer şehirlerin tanıtım günlerini. Bilmem kaç metre kebap yapıldı, kaç kasa hamsi mangalda ikram edildi gibi haberleri.
Yaygın medyanın genel merkezlerinde onlarca Erzurumlu üst düzey yönetici var. Gazetelerde bir o kadar köşe yazarı mevcut. Hiç mi insanın aklına gelmez bu şahısları davet etmek!
***
Tanıtım günlerini yalnızca bilmem kaç bin liraya stant kiralayıp kadayıf dolması, su böreği veya cağ kebabı satmak diye algılayan bu anlayışa artık bir son verilmeli. Erzurum dolmadan, cağdan ibaret değildir. Hadi onu baz aldınız bari bu işini hakkı ile yapanlarla yol alın. Diyarbakırlıya çağ kebap, Batmanlıya kadayıf dolması yaptırmayın. Bu şehrin ön plana çıkarılacak bir çok değeri var. Kayak gibi, turizm gibi…
Madem işin aslı tanıtım o zaman para kazanmak ana tema olmamalı. İşin içine para girince hiç bu şehri görmemiş insanlar Erzurum bilmem nesi diye stant açıp, ticaret yapıyor.
Bir de bu günlere rağbet gösterip belediye bütçesinden kaynak sağlayıp orada boy gösteren belediye başkanları var. Derdiniz gurbette ki dadaşları bir araya getirmekse başka bir yol bulun...
Alın size iki örnek
İstanbul Erzurumlular Kültür ve Dayanışma Vakfı Başkanı Rahmetli Ethem Seven bu işleri layıkıyla yapan bir isimdi.
Erzurumlular gecesi yapardı. O gecede İstanbul’da yaşayan ünlüsü ünsüzü, emeklisi, iş adamı her kes gelir, sanatın devleri sahne alırdı. Erzurum mutfağı en iyi şekli ile tanıtılır, hatta Erzurumspor için ciddi bağışlar toplanırdı.
Yine aynı şekilde Ankara’da dönemin Erzurumlular Vakfı Başkanlığını yürüten Nevzat Saygılıoğlu yapardı. Şehrin en ünlü oteli o gece kapılarını Erzurumlulara açardı.
Şimdi o günlerden Erzurum panayırına geldik. Elini sallayan Erzurum günleri yapıyor. Zaten Erzurum adı altında faaliyet gösteren dernek, vakıf sayısını bilen yok. Arkadaşına küsen dernek açıyor.
Allah aşkına bu dernek ve vakıfların kenttin tanıtımına ne faydası var?
Hadi Erzurum’u geçtik bulundukları şehre ne katkıları olmuş?
Lobi oluşturabilmişler mi?
Siyasete yön verebilmişler mi?
Diyeceğim odur ki ya bu işi hakkı ile yapın ya da lütfen bu işlere hiç kalkışmayın.