Dünyanın gördüğü önemli bölgesel savaşlardan biri olan İran-Irak Savaşında milyonlarca insan ölmüş ve bölgede önemli değişiklikler olmuştur. İRAN-IRAK Savaşının tarafların siyasi tarihine bakılırsa iki devletinde neden savaşın eşiğine geldiğini görürüz.
İRAN
Türklerin uzun yıllar hüküm sürdüğü ve Büyük Selçuklu Devletinin de kurulduğu coğrafyaya da yer alan İran, Basra Körfezinden İngiltere’nin çekilmesi üzerine bölgeye egemen olmak isteyince Irak ile olan ilişkisi bozulmuştur. İran 1979 yılına kadar batılı devletlerin desteklediği RIZA ŞAH PEHLİVİ tarafından yönetilmiştir. Uzun yıllar ülkeyi yönetimini elinde tutan PEHLEVİ’NİN yanlış politikaları, yoksulluk, yolsuzluk ve gelir dağılımında ki dengesizlik farklı grupların bir araya gelerek isyana dönüşmüştür. İRAN DEVRİMİ olarak bilinen isyan sonucunda PEHLEVİ hanedanı devrilerek sürgünden dönen AYETULLAH HÜMEYNİ liderliğinde İran İslam Cumhuriyeti kurulmuştur. İran’da yaşanılan devrim dış politikayı da etkilemiş ve İran, Amerikan yanlısı politikadan vazgeçmiştir. İran’ın 1979 yılına kadar izlediği temel politikalar nelerdir? Basra Körfezine egemen olmak, Batı yanlısı güçleri ve monarşileri desteklemek, Şiilerin ve Fars kökenlilerin koruyuculuğunu yapmaktır.
IRAK
Edebiyatımızda dahi yer alan bir ülkedir Irak. “Gözden Irak olan, gönülden de Irak olur”,“Ana gibi yar, Bağdat gibi diyar olmaz”, “Araya araya Bağdat bulunur.”Osmanlı Devletinin önemli eyaletlerinden biri olan Irak, I.Dünya Savaşından sonra İngiliz mandaterliği altında varlığını devam ettirmiş ve 1932 yılında ise Milletler Cemiyetine üye olmuştur. SADABAT PAKTI ve Bağdat Paktı gibi önemli teşkilatlara üye olan Irak, 1958 yılında ki darbeye kadar batı yanlısı bir politika izlemiştir. Darbeden sonra Bağdat Paktından ayrılan Irak aynı zamanda SSCB yanlısı bir politika izlemiştir. Irak 1968 yılından itibaren BAAS PARİTİSİNİN iktidarı hüküm sürmüş bu durum Amerika’nın işgaline kadar devam etmiştir. 1940 yılında Şam da kurulan ve yeniden doğuş anlamına gelen BAAS, Arap sosyalizminin yöntemleriyle Arap dünyasında bir yeniden doğuşu gerçekleştirmeye çalışma siyasi anlayış ve partilere verilen isim.
İRAN-IRAK SAVAŞININ SEBEPLERİ
1975 yılında Cezayir’in arabuluculuğu ile imzalanan CEZAYİR ANTLAŞMASI ile ilişkiler düzelse de 1980 yılı savaşın kaçınılmaz olduğu tarih olmuştur.Savaşın temel sebepleri ise şunlardır:
Savaşta Suriye, SSCB ve Libya, İran’ı, diğer Arap devletleri ise Irak’ı desteklemiştir. Basra Körfezinde etkili olmak ve Afganistan işgalinde serbest hareket edebilmek isteyen SSCB, İran’ı desteklemiştir. İran’ın Basra Körfezine hâkim olmaya başlaması ve körfeze kıyısı olan ülkelerin petrol satışı yapamaması ve İran’ın SSCB’ye yakınlaşması üzerine ABD Irak yanlısı bir politika izlemeye başlamıştır. Bu durum Irak’ın cephelerde İran’a karşı dengeleri sağlamasına neden olmuştur. Irak-İran savaşı BM kararı ile 1988 yılında sona ermiştir. Savaşın sonuçları ise ağır olmuştur. Savaşın sonuçları ise şunlardır:
İran-Irak savaş sırasında düşmanı olan Amerika Birleşik devletlerin gizlice silah satın almış ve bu olay tarihe İRANGATE OLAYI olarak geçmiştir. Aynı zamanda Körfez Ülkeleri aralarında ki sorunları çözmek içinde Körfez İşbirliği Teşkilatını 1981 yılında kurmuşladır.
İRAN
Türklerin uzun yıllar hüküm sürdüğü ve Büyük Selçuklu Devletinin de kurulduğu coğrafyaya da yer alan İran, Basra Körfezinden İngiltere’nin çekilmesi üzerine bölgeye egemen olmak isteyince Irak ile olan ilişkisi bozulmuştur. İran 1979 yılına kadar batılı devletlerin desteklediği RIZA ŞAH PEHLİVİ tarafından yönetilmiştir. Uzun yıllar ülkeyi yönetimini elinde tutan PEHLEVİ’NİN yanlış politikaları, yoksulluk, yolsuzluk ve gelir dağılımında ki dengesizlik farklı grupların bir araya gelerek isyana dönüşmüştür. İRAN DEVRİMİ olarak bilinen isyan sonucunda PEHLEVİ hanedanı devrilerek sürgünden dönen AYETULLAH HÜMEYNİ liderliğinde İran İslam Cumhuriyeti kurulmuştur. İran’da yaşanılan devrim dış politikayı da etkilemiş ve İran, Amerikan yanlısı politikadan vazgeçmiştir. İran’ın 1979 yılına kadar izlediği temel politikalar nelerdir? Basra Körfezine egemen olmak, Batı yanlısı güçleri ve monarşileri desteklemek, Şiilerin ve Fars kökenlilerin koruyuculuğunu yapmaktır.
IRAK
Edebiyatımızda dahi yer alan bir ülkedir Irak. “Gözden Irak olan, gönülden de Irak olur”,“Ana gibi yar, Bağdat gibi diyar olmaz”, “Araya araya Bağdat bulunur.”Osmanlı Devletinin önemli eyaletlerinden biri olan Irak, I.Dünya Savaşından sonra İngiliz mandaterliği altında varlığını devam ettirmiş ve 1932 yılında ise Milletler Cemiyetine üye olmuştur. SADABAT PAKTI ve Bağdat Paktı gibi önemli teşkilatlara üye olan Irak, 1958 yılında ki darbeye kadar batı yanlısı bir politika izlemiştir. Darbeden sonra Bağdat Paktından ayrılan Irak aynı zamanda SSCB yanlısı bir politika izlemiştir. Irak 1968 yılından itibaren BAAS PARİTİSİNİN iktidarı hüküm sürmüş bu durum Amerika’nın işgaline kadar devam etmiştir. 1940 yılında Şam da kurulan ve yeniden doğuş anlamına gelen BAAS, Arap sosyalizminin yöntemleriyle Arap dünyasında bir yeniden doğuşu gerçekleştirmeye çalışma siyasi anlayış ve partilere verilen isim.
İRAN-IRAK SAVAŞININ SEBEPLERİ
1975 yılında Cezayir’in arabuluculuğu ile imzalanan CEZAYİR ANTLAŞMASI ile ilişkiler düzelse de 1980 yılı savaşın kaçınılmaz olduğu tarih olmuştur.Savaşın temel sebepleri ise şunlardır:
- Mısır’ın yerine Ortadoğu da Arap dünyasının liderliğini Irak ele geçirme düşüncesiyle yayılmacı bir politika izlemesi, Şattü’l Arap suyolu ve Basra Körfezine egemen olma mücadelesi,
- İran da yaşanılan rejim değişikliğinden Irak’ın yararlanma düşüncesi,
Savaşta Suriye, SSCB ve Libya, İran’ı, diğer Arap devletleri ise Irak’ı desteklemiştir. Basra Körfezinde etkili olmak ve Afganistan işgalinde serbest hareket edebilmek isteyen SSCB, İran’ı desteklemiştir. İran’ın Basra Körfezine hâkim olmaya başlaması ve körfeze kıyısı olan ülkelerin petrol satışı yapamaması ve İran’ın SSCB’ye yakınlaşması üzerine ABD Irak yanlısı bir politika izlemeye başlamıştır. Bu durum Irak’ın cephelerde İran’a karşı dengeleri sağlamasına neden olmuştur. Irak-İran savaşı BM kararı ile 1988 yılında sona ermiştir. Savaşın sonuçları ise ağır olmuştur. Savaşın sonuçları ise şunlardır:
- Arap birliği bozuldu,
- Arap birliğinin bozulması ile İsrail, Ortadoğu da daha rahat hareket etme imkânına kavuştu. Milyonlarca insan öldü. İran ve Irak ekonomik sıkıntılar yaşadı,
- Irak’ın Kuveyt’i işgali için zemin oluştu.
İran-Irak savaş sırasında düşmanı olan Amerika Birleşik devletlerin gizlice silah satın almış ve bu olay tarihe İRANGATE OLAYI olarak geçmiştir. Aynı zamanda Körfez Ülkeleri aralarında ki sorunları çözmek içinde Körfez İşbirliği Teşkilatını 1981 yılında kurmuşladır.