Koop İş Sendikası Erzurum Şube Başkanı Tarık Toğrul, 12 ay çalışmanın MEB geçici işçilerinin temel hakkı olduğunu belirterek “ Bu durum çözülmez ise telafi edilemez mağduriyetler oluşturacaktır” dedi.
Ömer ŞENER
Koop İş Sendikası Erzurum Şube Başkanı Tarık Toğrul, MEB geçici işçilerinin sorunlarını dile getirdi.
Toğrul, 696 Sayılı KHK ile Milli Eğitim Bakanlığı bünyesinde geçici işçi statüsüyle istihdam edilen üyelerinin iş sözleşmeleri askıya alındığını ve yılda 10 ay süreyle çalıştırıldığını belirterek “ Sendikamız, yapılan ihale sözleşmeleri gereği, daha önceki dönemlerde 4, 6 ve 8 ay gibi değişen sürelerde istihdam edilen bu arkadaşlarımız için yoğun mücadele vermiş, bunun sonucu olarak bu sürelerin 10 aya çıkarılmasını sağlayarak önemli bir başarı elde etmiştir. Koop-İş Sendikası olarak şimdi de bu üyelerimizin daimî işçi kadrosunda yılda 12 ay istihdam edilmesini sağlayarak tam eşitliğin, çalışma barışının ve huzurunun tesis edilmesini sağlamak için mücadele ediyoruz” dedi.
Gider 12 ay, gelir 10 ay
Diğer kamu işçilerinden farklı olarak, yılda 10 ay çalıştırılan MEB işçilerinin, pek çok sorunla karşı karşıya kaldığını ifade eden Toğrul “ Bu arkadaşlarımız, yaşamlarını çalıştıkları işten elde ettikleri gelirle idame ettirmektedir ve yapılan adaletsiz uygulama nedeniyle, tek gelir kaynakları olan ücretten yılda 2 ay boyunca mahrum kalmaktadırlar. Giderler ve harcamalar sabit 12 ay, gelir 10 ay, bu telafi edilemez mağduriyetler oluşturuyor.
Eğitim-Öğretim bitince okulların kapısına kilit mi vuruluyor. Bu okulların temizliği, bakımı, boyası, peyzajı ve yeni eğitim öğretim dönemine hazırlığı devam ediyor, peki İdareler bu işleri kime yaptıracak! Zaten çalıştıkları dönemde mesai mefhumu olamadan özveriyle çalışıyor bu arkadaşlarımız. Bu özverilerinin karşılığı bu olmamalı.
Bu durum üyelerimizin geleceklerinden kaygı duymalarına, gelir elde edemedikleri iki ay boyunca içinde bulunduğumuz yüksek enflasyon karşısında ücretlerin eridiği bu dönemde geçimlerini sağlama konusunda kendileri ile birlikte ailelerinin de sıkıntıya düşmelerine yol açmaktadır. Borçlarını, kiralarını, faturalarını nasıl ödeyecekler, ne yiyip ne içecekler evlerine nasıl ekmek götürecekler. 2 aylık dönemde ki geçim kaygısı motivasyon eksikliği ve iş verimlerinin düşmesine de neden olmaktadır.” diye konuştu.
Mücadelemiz sürecek
Uygulamanın Anayasa’da yer alan sosyal devlet ilkesine ve İş Kanunu’nun çeşitli hükümlerine aykırılık teşkil ettiğini kaydeden Toğrul, şunları söyledi:
“Koop-İş ailesi olarak, üyelerimizin yılın tamamında aralıksız olarak çalışması için Genel Başkanımız nezdinde Milli Eğitim Bakanlığı ve Maliye Bakanlığı nezdinde pek çok girişimde bulunduk. Sorunun çözümü için önemli bir mesafe kat ettiğimize inansak da kesin çözüm henüz mümkün olmamıştır. Büyük bir önem verdiğimiz sosyal diyalog ilkesi çerçevesinde, sorunun ivedilikle çözülmesi için gerekenlerin bir an önce hayata geçirilmesini bir kez daha hatırlatıyor, ‘Yılda 12 ay çalışma’ talebimizin uygulamaya konularak üyelerimizin çıkış dönemindeki geçim endişelerinin giderilmesi, çalışma barışının, huzurunun ve adaletin zaman kaybetmeden tesis edilmesini talep ediyoruz. Bizler Genel Başkanımızın öncülüğünde üyelerimiz için vermiş olduğumuz haklı mücadelemizi sonuç alana kadar yılmadan sürdüreceğiz.”
Ömer ŞENER
Koop İş Sendikası Erzurum Şube Başkanı Tarık Toğrul, MEB geçici işçilerinin sorunlarını dile getirdi.
Toğrul, 696 Sayılı KHK ile Milli Eğitim Bakanlığı bünyesinde geçici işçi statüsüyle istihdam edilen üyelerinin iş sözleşmeleri askıya alındığını ve yılda 10 ay süreyle çalıştırıldığını belirterek “ Sendikamız, yapılan ihale sözleşmeleri gereği, daha önceki dönemlerde 4, 6 ve 8 ay gibi değişen sürelerde istihdam edilen bu arkadaşlarımız için yoğun mücadele vermiş, bunun sonucu olarak bu sürelerin 10 aya çıkarılmasını sağlayarak önemli bir başarı elde etmiştir. Koop-İş Sendikası olarak şimdi de bu üyelerimizin daimî işçi kadrosunda yılda 12 ay istihdam edilmesini sağlayarak tam eşitliğin, çalışma barışının ve huzurunun tesis edilmesini sağlamak için mücadele ediyoruz” dedi.
Gider 12 ay, gelir 10 ay
Diğer kamu işçilerinden farklı olarak, yılda 10 ay çalıştırılan MEB işçilerinin, pek çok sorunla karşı karşıya kaldığını ifade eden Toğrul “ Bu arkadaşlarımız, yaşamlarını çalıştıkları işten elde ettikleri gelirle idame ettirmektedir ve yapılan adaletsiz uygulama nedeniyle, tek gelir kaynakları olan ücretten yılda 2 ay boyunca mahrum kalmaktadırlar. Giderler ve harcamalar sabit 12 ay, gelir 10 ay, bu telafi edilemez mağduriyetler oluşturuyor.
Eğitim-Öğretim bitince okulların kapısına kilit mi vuruluyor. Bu okulların temizliği, bakımı, boyası, peyzajı ve yeni eğitim öğretim dönemine hazırlığı devam ediyor, peki İdareler bu işleri kime yaptıracak! Zaten çalıştıkları dönemde mesai mefhumu olamadan özveriyle çalışıyor bu arkadaşlarımız. Bu özverilerinin karşılığı bu olmamalı.
Bu durum üyelerimizin geleceklerinden kaygı duymalarına, gelir elde edemedikleri iki ay boyunca içinde bulunduğumuz yüksek enflasyon karşısında ücretlerin eridiği bu dönemde geçimlerini sağlama konusunda kendileri ile birlikte ailelerinin de sıkıntıya düşmelerine yol açmaktadır. Borçlarını, kiralarını, faturalarını nasıl ödeyecekler, ne yiyip ne içecekler evlerine nasıl ekmek götürecekler. 2 aylık dönemde ki geçim kaygısı motivasyon eksikliği ve iş verimlerinin düşmesine de neden olmaktadır.” diye konuştu.
Mücadelemiz sürecek
Uygulamanın Anayasa’da yer alan sosyal devlet ilkesine ve İş Kanunu’nun çeşitli hükümlerine aykırılık teşkil ettiğini kaydeden Toğrul, şunları söyledi:
“Koop-İş ailesi olarak, üyelerimizin yılın tamamında aralıksız olarak çalışması için Genel Başkanımız nezdinde Milli Eğitim Bakanlığı ve Maliye Bakanlığı nezdinde pek çok girişimde bulunduk. Sorunun çözümü için önemli bir mesafe kat ettiğimize inansak da kesin çözüm henüz mümkün olmamıştır. Büyük bir önem verdiğimiz sosyal diyalog ilkesi çerçevesinde, sorunun ivedilikle çözülmesi için gerekenlerin bir an önce hayata geçirilmesini bir kez daha hatırlatıyor, ‘Yılda 12 ay çalışma’ talebimizin uygulamaya konularak üyelerimizin çıkış dönemindeki geçim endişelerinin giderilmesi, çalışma barışının, huzurunun ve adaletin zaman kaybetmeden tesis edilmesini talep ediyoruz. Bizler Genel Başkanımızın öncülüğünde üyelerimiz için vermiş olduğumuz haklı mücadelemizi sonuç alana kadar yılmadan sürdüreceğiz.”