Öğrenciler rektörün evinde
Kırgızistan-Türkiye Manas Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Alpaslan Ceylan, tüm öğrencileri temsilen, farklı ülkelerden ve fakültelerden öğrencileri iftarda evinde ağırladı.
Ayşe Nur ERDOĞDU BAYRAM/PUSULA
Anadolu kültürünü Kırgızistan’da yaşatmaya çalışan Rektör Ceylan, sokak iftarından sonra öğrencilerini evine iftara davet etti. Evine konuk olmaktan heyecan duyduklarını söyleyen öğrenciler Rektör Prof. Dr. Alpaslan Ceylan’a hem misafirperverliği hem de Kırgızistan’da bir ilk olan Sokak İftarı için teşekkür etti.
Aileleri ile tanıştı
Prof. Dr. Ceylan’ın isteği üzerine öğrenciler ailelerini görüntülü arayarak onları Rektör Ceylan ile tanıştırdı. Alpaslan Ceylan ailelere selam gönderirken, kendilerinin de Manas Ailesi’nin mensubu olduklarını, onları Tanrı Dağları’nın eteklerinde bulunan Manas Üniversitesi’nde görmekten mutluluk duyacağını söyledi. Aileler de evlatlarını gönül rahatlığıyla Manas Ailesi’ne emanet edebildikleri ortamı oluşturduğu, onlarla yakından ilgilendiği için Ceylan’a teşekkür etti.
Türk kültürünü tanıttı
Alpaslan Ceylan, Türk kültüründe evde misafir ağırlamanın ne kadar önemli bir gelenek olduğunu ve Türk halklarının tüm dünyada misafirperverlikleriyle de tanındığını hatırlattı. Ceylan öğrencilere, gönlünden geçenin tüm öğrencileri evinde konuk etmek olduğunu, ancak buna imkân bulunmamasından dolayı farklı ülkelerden öğrencileri arkadaşları adına da davet ettiğini, Ramazan’ın güzelliklerini öğrencileriyle paylaşmaktan, onlarla birlikte oruç açıp dua etmekten memnuniyet duyduğunu belirtti.
Türkiye’deki Ramazan geleneklerini anlattı
Samimiyet içinde geçen sohbette Rektör Alpaslan Ceylan öğrencilere Türkiye’deki Ramazan geleneklerini anlatırken, öğrenciler de kendi ülkelerindeki geleneklerden söz etti. Sohbette bir kez daha Türk Dünyası’nın gelenekleri, örf, adet ve an’aneleri ile bir olduğu görüldü.
Rektör Prof. Dr. Alpaslan Ceylan öğrencilerden bu birliği, beraberliği, kardeşliği, dostluğu her zaman korumalarını ve pekiştirmelerini, birlikten kuvvet doğduğunu ve Türk Dünyası gençlerinin çok büyük ve güçlü bir ailenin fertleri olduğunu unutmamalarını isterken onlara her buluşmada olduğu gibi, bu güzel iftar akşamının sonunda da ‘biriz, iriyiz, diriyiz’ sözünü tekrarlattı.