İsrail’in Gazze saldırılarına tüm dünyadan tepki yağarken Filistin’e bir destek de Filistin İçin Gazeteci Dayanışması grubundan geldi. İstanbul’da Beşiktaş Meydanı dahil olmak üzere Eminönü, Kadıköy, Mecidiyeköy, Bakırköy ve Üsküdar’da da basın açıklaması yapan grup, saldırıların başladığı günden beri 97 gazetecinin öldürüldüğüne dikkat çekti.
‘Gazeteci öldürerek hakikatleri gizleyemezsiniz’
Dayanışma Sözcüsü Hayrünisa Çiçek yaptığı açıklamada, "İsrail’in işlediği savaş suçlarını ortaya çıkaracak yegane insanlar gazetecilerdir. İsrail’in bu soykırımına direnen gazetecilerdir ciddi baskılarla karşı karşıya bırakıldı ya da işinden kovuldu. Kullanılan fosfor bombalarının izlerini Filistinli gazeteciler dünyaya gösterdi. Adından önce ölüm tarihi yazılan bebekleri Filistinli gazeteciler gözler önüne serdi. Bugüne kadar öldürülen gazeteci sayısı 97’ye ulaştı. Savaş bölgelerinde çalışan gazeteciler Uluslararası Sözleşmelere göre korunur dokunulmazdır. İsrail, insan hak ve özgürlüklerini ihlal etmesinin yanı sıra basın özgürlüklerini de hiçe saymaktadır. Gazeteci öldürerek hakikatları gizleyemezsiniz. İşte bu yüzden tek sayı çıkardığımız GaZZete’mizi öldürülmesine rağmen direnmeye devam eden gazetecilere adıyoruz” dedi.
‘Gazeteci arkadaşlarımızdan destek istiyoruz’
Filistinli Gazeteciler Derneği Başkanı Amir Lafi ise,“Bugün burada sesimizi duyurmak için bizimle olan herkese teşekkür ederim. Gazze’de var olan şey bir savaş değil bir katliam, bir soykırım. Bu soykırımı gösterecek gazeteciler İsrail için her zaman hedef olmuştur. Bu kadar kısa sürede 97 gazetecinin öldürülmesinin ne kadar vahim bir şey olduğunu anlatmak için şu örnekleri verebilirim, 2. Dünya Savaşı 6 yıl sürmüştür ve 69 gazeteci öldürülmüştür. Vietnam Savaşı 20 yıl sürmüştür ve bu sürede 63 gazeteci hayatını kaybetmiştir. ABD Dışişleri Bakanı 'bu gazetecilerin bilerek öldürüldüğüne dair bir kanıt yoktur' diyor. Gazeteci arkadaşlarımızdan destek istiyoruz” dedi.
Dağıtılan gazetede işgalin başladığı günden bugüne geçen süreç paylaşılarak şu ifadelere yer verildi;
“Filistin topraklarında 1948’den beri devam eden işgal, soykırım ve sistematik katliamlar 7 Ekim itibariyle insanlık tarihinde görülmemiş bir boyuta ulaştı. İsrail’in Gazze Şeridi’ne yönelik saldırılarında en az 8 bini çocuk, 6 bin 200’ü kadın olmak üzere, 18 bin 787 Filistinli öldürüldü. Tonlarca ağırlıktaki bombaların enkaza çevirdiği binaların altında kalarak can veren Filistinliler, kuvözdeki bebekler, ameliyathanedeki doktorlar, yaralı taşıyan ambulanslar, güvenli alan olarak görülen okul binalarına toplanan aileler, göçe zorlanan ve bu yolda saldırılara maruz kalan bir masum halk… İsrail Gazze’de tek bir canlı bırakmamak üzere yeminler ederken, dünya devletleri bu soykırıma sessiz kaldı! Bu da yetmezmiş gibi İsrail’in küresel medyayı kullanarak yaymaya çalıştığı ‘meşru müdafaa’ yalanı ile katliama ortak oldular. Filistin direnişine destek veren medya mensupları da ya ciddi bir mobing ile karşı karşıya bırakıldı ya da işinden kovuldu! Filistinli gazeteciler ise, direnişin en büyük örneğini sergileyerek tüm dünyada küresel intifadanın fitilini ateşledi. Bu sayede İşgalci İsrail eliyle dolaşıma giren yalanlar ilk kez halkların vicdan duvarına çarpıp parçalandı.
İsrail’in işlediği savaş suçlarını Filistinli Gazeteciler açığa çıkardı. Fosfor bombalarının geride bıraktığı izleri onlar dünyaya gösterdi. Evladının parçalara ayrılmış bedenini poşette taşıyan babayı, kefenli yavrusuna son kez sarılan anneyi, annesini saçlarından tanıyan çocuğu, adından önce ölüm tarihi yazılan bebekleri, katledilmiş torunlarının yüzündeki tozları silip gözlerinden son kez öpen dedeyi dünya onların çabasıyla gördü.
Onlar ölümü göze aldılar! Bombaların altına girerek katliamın boyutlarını fotoğraf makinasıyla, kamerasıyla, çektikleri anonslarla gözler önüne serdiler! Ve şimdi organize devlet terörü kullanan İsrail eliyle bir bir susturulmaya çalışıyorlar! Kadın, çocuk, genç, yaşlı demeden yüzlerce sivili katleden İsrail güçleri, bu zulümleri ve savaş suçlarını belgeleyerek dünyaya duyuran gazetecileri bilerek hedef alıyor. Sadece öldürmekle de yetinmeyen İsrail, 7 Ekim’den sonra 50’den fazla gazeteciyi de hukuksuz şekilde tutuklayarak, kötü şartlar altındaki İsrail hapishanelerine kapattı. Öte yandan gerçekleri perdelemek için abluka altındaki Gazze’ye 7 Ekim’den bu yana hiçbir devletin medya mensuplarının girişine izin verilmedi.
Yeter artık! Meydanlarda haykırıyoruz, zulüm durmuyor! Uluslararası kurumlara sesleniyoruz, kimse harekete geçmiyor! BM ve Güvenlik Konseyi tarafından ‘güya’ gazetecileri korumak için belirlenen hiçbir prosedür meslektaşlarımızı korumaya yetmiyor! Gazze’de, Filistin topraklarında şiddet durmuyor!
İşte bu yüzden çağrımızı bir kez daha yineliyoruz! Uluslararası sözleşmelere göre, silahlı çatışma bölgelerinde tehlikeli profesyonel görevlerde bulunan gazeteciler dokunulmazdır. İsrail, insani hak ve özgürlükler konusunda uluslararası hukukun bütün kurallarını ihlal ettiği gibi basın özgürlüğünü de hiçe sayıyor! Çünkü şiddet uygulayarak, tutuklayarak, öldürerek gazetecileri susturabileceğini sanıyor! Öldürerek susturabilirsiniz belki, ama hakikatleri asla saklayamayacaksınız! Bizler İsrail’in propagandalarına alet olmadan, doğru ve objektif haberciliğin, adaletten ve haktan yana tavır almanın silahtan daha etkin olduğuna inanıyoruz. Gazeteci olarak çektiğimiz fotoğraf ve görüntünün tanıklığıyla birlikte delil olduğunu biliyoruz!
Apartheid rejim tarafından öldürülen 92 meslektaşımızın emekleri zayi olmasın diye emanet kavramından hareketle bölgede olup bitenleri doğru aktarmanın üzerimizdeki sorumluluk olduğunu da çok iyi biliyoruz! İşte bu yüzden Press For Palestine – Filistin İçin Gazeteci Dayanışması olarak tek sayılık ‘Gazzete’ ile bugün karşınızdayız. Hazırladığımız bu gazeteyi İsrail soykırımı sonucunda şehit olan ve hala direnmeye devam eden meslektaşlarımıza adıyoruz. Onların direniş hikayeleri bilinsin ve asla unutulmasın diye tarihe not düşüyoruz.
Bizler bu inançla mesleklerini icra eden ve bu yüzden katledilen, hala hayatta kalmayı başaran ve orada yaşananları duyurmaya çalışan tüm gazetecilerin kısılan sesi olacağız! Bizler şahit olduğumuz zulmü haykıracak, İsrail’in katil olduğunu yaptığımız haberler ve çektiğimiz fotoğraf kareleri ile tüm dünyaya anlatmaya devam edeceğiz!”
Ayşe Nur ERDOĞDU
Hain Netanyahu hükumeti ile ona tam destek veren ABD ve Batı ülkelerinin Filistin ve Gazzede yaptıkları katliamı insan olan unutmaz ve yapanlara lanet olsun derABD ve Batı teknolojide ileri olsalar bile medeniyette sonuncularAllahım zulme maruz kalanlara yardım ediyor