Bir Ramazan’a daha ulaşmanın mutluluğunu yaşıyoruz. O Ramazan ki bereketin, huzurun, feyzin ayıdır. Ancak gelin görün ki bizim ülkemizde Ramazan demek zammın, kavganın ve dahi 11 ay içinde yaşanmayan nice çirkin olayların yaşandığı aydır.
Birkaç gün sonra ilk Teravih Namazı kılınıp, sahura kalkılacak. Allah rızası için oruçlar tutulup, iftar sofraları kurulacak. Müslümanlar için acaba bu aydan daha hayırlı bir ay var mıdır?
11 ayın sultanı Ramazana her sene olduğu gibi zam furyasıyla giriyoruz. İğneden ipliğe ekmekten, yumurtaya kadar her şeye zam geldi. Şaşırdık mı? Hayır. Çünkü bu artık bir Ramazan geleneği oldu. Ramazan demek zam demek oldu.
Sevgililer günü indirimi, yılbaşı indirimi, kadınlar günü indirimi, anneler günü indirimi var ama Müslümanlar için kutsal olan bu ayda indirim yok. Aksine zam üstüne zam var…
Bu nasıl bir anlayış, birçoğunun nereden çıktığı, kimin çıkardığı günlere özel saygı var. Ama Allahın emrettiği bugüne dilde saygı, uygulamada dayatma var.
Yılın 11 ayı pişirdiği ekmekten zarar etmeyen fırıncılar beklemiş beklemiş Ramazan haftası zarar ediyorum diye ekmeğe zam yapmış...
Yılın 11 ayı yumurtadan zarar etmeyenler en fazla yumurtanın tüketildiği ayda zarar ediyorum diye yumurtaya zam yapıyor. Bu öylesine rutine binmiş ki alanda bunu kanun saymış satanda...
Dün 2 liraya alınan her şeyin fiyatı bugün iki katına çıkmış. Ne yapsın vatandaş, kendine dayatılan fiyatlara mecburen boyun eğiyor. Bunu bilen fırsatçılar da Ramazanı kılıf yapıp bir yılın acısını bu ayda çıkarıyor.
Elbette kimse fırıncı, bakkal, market sahibi zarar etsin demiyor. Onlar da kazasın ama bu ham maddeye ne oluyor ki Ramazan olunca fırlıyor. İtirazımız sadece buna.
Türkiye’de Ramazan’ın en iyi yaşandığı illerin başını Erzurum çeker. Gündüzü ayrı güzel gecesi ayrı güzeldir. Bu aya gösterilen hürmet bir başkadır bu şehirde. Ancak trafikte, ekmek ve kadayıf kuyruğunda yaşanan kavgaları da bir başka şehirde göremezsiniz. Dedim ya dilimizde bu aya hürmet vardır ama uygulama tam aksidir.
Küfürlerin, kavgaların havada uçuştuğu bir Ramazan ayında kim bereket ve feyiz bekleyebilir ki! Oruç tutmak sabrı öğrenmek değil mi?
Bari bu Ramazan bunu yapmayalım. Birkaç dakika için birbirimizin orucunu mahvetmeyelim. Hiç değilse bu Ramazan içimizdeki kötülüğü bir tarafa bırakalım.
Gelin bu Ramazan bu mübarek aya hürmet edelim.
Birkaç gün sonra ilk Teravih Namazı kılınıp, sahura kalkılacak. Allah rızası için oruçlar tutulup, iftar sofraları kurulacak. Müslümanlar için acaba bu aydan daha hayırlı bir ay var mıdır?
11 ayın sultanı Ramazana her sene olduğu gibi zam furyasıyla giriyoruz. İğneden ipliğe ekmekten, yumurtaya kadar her şeye zam geldi. Şaşırdık mı? Hayır. Çünkü bu artık bir Ramazan geleneği oldu. Ramazan demek zam demek oldu.
Sevgililer günü indirimi, yılbaşı indirimi, kadınlar günü indirimi, anneler günü indirimi var ama Müslümanlar için kutsal olan bu ayda indirim yok. Aksine zam üstüne zam var…
Bu nasıl bir anlayış, birçoğunun nereden çıktığı, kimin çıkardığı günlere özel saygı var. Ama Allahın emrettiği bugüne dilde saygı, uygulamada dayatma var.
Yılın 11 ayı pişirdiği ekmekten zarar etmeyen fırıncılar beklemiş beklemiş Ramazan haftası zarar ediyorum diye ekmeğe zam yapmış...
Yılın 11 ayı yumurtadan zarar etmeyenler en fazla yumurtanın tüketildiği ayda zarar ediyorum diye yumurtaya zam yapıyor. Bu öylesine rutine binmiş ki alanda bunu kanun saymış satanda...
Dün 2 liraya alınan her şeyin fiyatı bugün iki katına çıkmış. Ne yapsın vatandaş, kendine dayatılan fiyatlara mecburen boyun eğiyor. Bunu bilen fırsatçılar da Ramazanı kılıf yapıp bir yılın acısını bu ayda çıkarıyor.
Elbette kimse fırıncı, bakkal, market sahibi zarar etsin demiyor. Onlar da kazasın ama bu ham maddeye ne oluyor ki Ramazan olunca fırlıyor. İtirazımız sadece buna.
Türkiye’de Ramazan’ın en iyi yaşandığı illerin başını Erzurum çeker. Gündüzü ayrı güzel gecesi ayrı güzeldir. Bu aya gösterilen hürmet bir başkadır bu şehirde. Ancak trafikte, ekmek ve kadayıf kuyruğunda yaşanan kavgaları da bir başka şehirde göremezsiniz. Dedim ya dilimizde bu aya hürmet vardır ama uygulama tam aksidir.
Küfürlerin, kavgaların havada uçuştuğu bir Ramazan ayında kim bereket ve feyiz bekleyebilir ki! Oruç tutmak sabrı öğrenmek değil mi?
Bari bu Ramazan bunu yapmayalım. Birkaç dakika için birbirimizin orucunu mahvetmeyelim. Hiç değilse bu Ramazan içimizdeki kötülüğü bir tarafa bırakalım.
Gelin bu Ramazan bu mübarek aya hürmet edelim.