
Erzurum’da tarım arazilerinin son yıllarda konut yapımı için inşaatçılara ‘buyur edilmesi’ her ne kadar duyarlı bazı kesimlerce tepkilere sebep oluyorsa da bu tepkilerin cılız olduğu da bir gerçek. Erzurum Teknik Üniversitesi’nin yeri başta olmak üzere özellikle yüzde yüz tarım arazisi olan eski Kombina civarının ardı ardına betonlaşması da bu cılız tepkilerden nasibini almışsa da yenileri de yola çıkmış, dur-durak bilmiyor, habire geliyor. Yapımı için start verilen ve temelinin atılması için gün sayılan yeni Stadyumun da yine eski Kombina bölgesinde yapılacağının ilan edilmesi, bu anlamdaki eleştiri ve tepkileri de doruğa çıkartacağa benziyor. Benziyor ama bu tepkiler işe yarayacak mı, yarıyor mu, işte sorun da tam orada. Orada söyleniyor, orada kalıyor. En çok uyuz olmam, iş işten geçtikten sonra ahkam kesilmesi, küçük kıyametler kopartılıyor olması.
***
Geçtiğimiz günlerde çok önemli bir gün sebebiyle düzenlenen törende önemli bir görevde bulunan kallavi bir akademisyen, ‘’Çevre yolunun tarım arazisine yapılması yanlıştı, yeni yanlışlar yapılmasın’’ derken, oradaydım, dayanamayıp konuşmasını kestirecektim, yapmadım, yapamadım. İçimden, ‘’Peki o çevre yolu yapılırken niye sesin çıkmadı’’ demek geldi ama demedim işte, ben de üstüme vazife değil diye sustum, üç maymunu oynadım. Yapıldıktan sonra ses çıkartmak kolay. Bekara kadın boşamak gibi bir şey. Şimdiden söylüyorum, tarım arazileri konusunda bu kadar hassassanız şimdi çıkın söyleyin. Hele şu STK’lar. Yarın iş işten geçtiği zaman söylerseniz komik olursunuz ama kimseyi güldüremeyeceksiniz. Ya şimdi, ya da hiç! Bir duruşunuz olsun Allah aşkına. Ya konuşacaksanız şimdiden konuşun, ya da sesinizi kesin, susun. Ama her daim susun. Bu benim son kararımdır.
Vedat Refayeli