Sevgili Acıkan Günlük; sadece Ramazan değil hayat aslında bir sabır imtihanıdır.
Taa doğduğumuzdan beri, karşımıza çıkan her sabır imtihanını kaybede - kazana yürümüyor muyuz?
Hayata sabretmek; onun karşımıza çıkardığı acıları tevekkülle karşılamak, ya da önümüze açtığı başarılara sabrederek insanlığımızı yitirmemek değil midir soluk alış verişi süresince yaptığımız şey.
Bizi bilen Sahibimiz da sabır konusunda sebatlı olmamız gerektiğini bildiriyor…
Ey iman edenler! Sabredin; (düşman karşısında)sebat gösterin. (Al-i İmran 200)
Demek ki, imanlı kalabilmenin anahtarlarından biri sabır… Ve bu anahtarı yitirmemenin yolu ise sebatmış.
Ayetteki düşman meselesine gelince, karşınıza çıkan ve imanımızı tehdit eden her şey olabilir.
Bizi iyi insan olmaktan uzaklaştıracak küçük büyük her düşmanla sebat gösterilmiş bir sabırla mücadele etmemiz gerektiği söyleniyor.
Ramazan’a da ne kadar yakışıyor sabır değil mi Sevgili Acıkan Günlük?
Azıcık aç kaldığı için herkesi tedirgin eden saldırgan meşrepli bir oruç, ancak boşu boşuna aç kalmakla karşılık bulabilir.
Oysa aylarca aç kalmaya ve ne zaman tok olacaklarını kestiremeyecek bir hayata sabredenlerin yanında, imsakla iftar arasındaki açlık, küçük bir teşekkürden başka nasıl algılanabilir ki?
Sabretmeyince, ilk mektepten ortaokula geçemeyen çocuk, nasıl sıradan olmaktan insan-ı kâmil’e erişebilir Sevgili Acıkan Günlük?
Hayatın küçük çıkarları için bile sabır bu kadar gerekliyse, sonsuzluğun bitip tükenmez zamanları için bu kadarcık sabır, ne kadar dostluğu büyük bir Efendinin elinde olduğumuzu da göstermiyor mu?
Gösteriyor elbette…
Göremeyenler için ne üzücü haldir bu!
Ne diyor Sahibimiz, Peygamberimize hitaben ama aslında bütün insanlığa –yani bana, sana- neyi tavsiye ediyor…
“(Resulüm!) Şimdi sen güzelce sabret. (Mearic 5)
Sevgili Acıkan Günlük, aslında ben gerçekten sabırlı bir adam olsaydım bu sayfa bu kadarla kifayet edilecek bir yazının muhatabı olmayacaktı.
Ama ne yazık ki, devam etmemi isteyen siyah mürekkebi yüreğine kadar çekmiş dolmakaleme rağmen, sabırla başladığım cümleleri, bitirilmeyecek yerinde de olsa tüketmeye niyetliyim.
Bu yazı sabrınızı anlamak için ve ona sıkı sıkıya sarılmak için bir başlangıç olsun…
Devamını hepimiz hayat kitabında getirelim inşallah.