Ellerine fırsat geçse asıp kesecekler! Şimdiden Cumhurbaşkanı Erdoğan’a parmak sallamaya başladılar. Ataol Behramoğlu, sözde şair ama derdi davası “Devlet Başkanı” asmaymış. Bazı azgın muhaliflerde aynı kafada. Ahmet Şık isimli bir vekil Recep Tayyip Erdoğan’a zindanları hatırlatıyor. 15 Mayıs’tan sonra ülkeyi kan gölüne çevireceğiz iması yapıyor!
Sol veya cuntacı sol Türkiye’de böyle bir kültüre sahip, 1960 darbesiyle Rahmetli Başvekil Adnan Menderes’i iki bakanıyla birlikte astılar. 71 muhtırasında acılar yaşandı, 1980 darbesinde Evren’in deyimiyle “Bir sağdan, bir soldan” astılar.
İlginçtir Türkiye’de askeri darbeler, muhtıralar, iç karışıklıkları sağ iktidarlara karşı yapıldı. Darbelerin ardından cuntacı sol zihniyet iktidara taşındı. Son tartışma şair sıfatlı Ataol Behramoğlu’ndan geldi. 20 gün önce sosyal medyada; “Bir gün bir devlet başkanı "Devlet benim" demişti. Kafası kesildi. Kendini devlet sananlardan Hitler sığınağında kendini sokan akrep gibi can verdi. Mussolini ters asıldı.” paylaşımı yaptı.
Hani deriz ya ‘bayram değil seyran değil enişte beni niye öptü’ işte öyle bir şey. Tepkiler üzerine Behramoğlu işi bir adım öteye taşıdı; ZGelen alçakça sövgüleri görünce tweetimi tekrar ediyorum: Bir gün “devlet benim“ diyen bir devlet başkanının (16.Louis) başı kesilmişti. Hiç bir devlet başkanı devletten büyük değildir. Haydi buyurun küfürbaz, ahlâksız, ihbarcı trol sürüsü."
Ardından, Behramoğlu,"Kimsenin kafasının kesilmesini istemem. Kesmeye, asmaya elbette karşıyım. Fakat ne yapalım ki rüzgâr eken fırtına biçiyor. Ne rüzgâr ekilsin, ne fırtına biçilsin. Evet şairim ben. Ama devrimci ve yurtsever bir şair. Bu gibilerden hiç birinin sonu iyi olmadı." dedi.
Yani darağacı göstermeye inatla devam etti.
Kim fırtına ekti, kim biçiyor!
Mesele basit aslında, BATI sömürgesi seçkinciler hiç halkın desteğini alamadılar, çünkü halka hep tepeden baktılar. Ankara’ya sokulmayan onlardı, aşağılanan, horlanan, değerlerine tükürülen. Bu sebepledir ki, Adnan Menderes, Fatin Rüştü Zorlu, Polatkan halkın yanında olmayı canlarıyla ödediler.
Bu alçak zihniyet Menderes’i asmadan önce aşağılayarak, prostat kontrolü yaparak darağacına gönderdiler. Menderes, Ord. Prof. Dr. Sedat Tavat’a utanıyorum dedi ama ‘utanmayın’ dediler. Gazeteci Murat Bardakçı, muayene ve diyaloğu açıkça kaynaklarıyla yazdı.
Okuyun, ve unutmayın derim.
Şimdi Recep Tayyip Erdoğan’a parmak sallıyorlar ve asmaktan, kesmekten söz ediyorlar. Sebep; Türkiye’yi baştanbaşa saran otoyollar, köprüler, tüneller, havaalanları için mi? Milli Muharip Uçak, Kızılelma, Milgem, TOGG ve milli silahlar için mi?
Aynen öyle!
Anlamak gerekiyor.
Menderes’i de bunun için astılar!
Onun iktidarında, “Kırsal ve tarımsal alanda hızlı bir makineleşme politikası izlendi. Sulama ve enerji kaynakları elde etmek için çok sayıda baraj yapıldı. Yollar ve limanların inşası, okul, elektrik ve su gibi birçok hizmetin köy ve kasabalara ulaştırılmasıyla şehir imkânlarından belli ölçülerde bu küçük yerleşim birimleri de yararlanmaya başladı”. (İslam Ansiklopedisi Menderes maddesi/Şaban Sinembölükbaşı)