Yeni yüzyılın şafağında Türkiye, iç ve dış güçlerin engellemeleri, 5. Kol faaliyetlerine rağmen inanılmaz bir yükselişin içerisinde. Bu ülkeyi seven, bayrağın altında huzur bulan, havası ve suyuna, dağına taşına aşık olanların gururla yarınlara bakacağı bir ülkenin ferdi olmak ne büyük bir mutluluk.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk, Cumhuriyeti kurduğunda küllerinde doğan bir milletin şahlanışına şahitlik ettiğimizin farkında olmayabiliriz. Ama öyle. Bir şahlanışın hikayesidir karşımızda yazılan. Günümüz karmaşası, 5. Kol faaliyetleri, iç – dış etkiler, dünya ekonomisini saran olumsuzlukların yansımaları, çevremizi saran ateş çemberi ve siyasi saiklerle farkında olmasak da, bugünün kadrosunu uzak olmayan tarih sahifelerine altın harflerle geçeceğini bilmelisiniz.
Cumhuriyet, elbette kültür, sanat, edebiyat ve sinema gibi milletin damarlarındaki kan gibi olan alanlarda da yükselmeli ve buna mühür vurabilmelidir. Eksiğimiz var, biliyoruz.
Türkiye Cumhuriyeti 100 yılını doldurdu.
Çok şükür!
Peki 100 yaşımızı nasıl kutlamalıyız?
TUSAŞ Genel Müdürü Temel Kotil, Milli Muharip Uçak KAAN’ın Statik ve mukavemet testlerinden geçtiğini açıkladı. Şu anda ekstra iç ekipmanlar yerleştiriliyor, sonrasında iniş takımları takılacak. Kotil’in, MMU Kaan’ın nasıl bir uçak olduğuyla ilgili de önemli açıklamaları oldu. HÜRJET'in iki katı, iki tane F-16'yı yanında taşıyabilecek çok büyük bir uçak. KAAN’ın muadili sadece Amerikalılar, Çinliler, Ruslar'ın elinde var. Avrupalılar böyle bir uçağa sahip değil. Japonya, Güney Kore’nin yaptığı uçak bu klasta değil. Bu kadar dev yapıyı ilk uçuşta uçurabilmek, statik olarak havada kontrol edebilmek büyük başarı olacak.
KAAN yalnız değil. Kızılelma, ANKA 3 gibi insansız savaş uçaklarını ürettik. TCG Anadolu (dünyanın ilk SİHA gemisi) TOGG yüzde yüz elektrik otomobil.
Yanı başımızda yakılan ateş, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıktan dile getirdiği Haç ile Hilal’in savaşının ilk adımları elbette canımızı sıkıyor. Dünyanın gözü önünde Gazze’de katledilen çocuklar, kadınlar yani mazlumların görüntüleri kalbimizde derin yaralar açıyor.
Ama biliyoruz ki, daha güçlü bir Türkiye ile daha güzel ve daha adil bir dünya mümkün. Öyleyse daha güçlü olmalıyız. Bunun bilincinde olmalıyız.
Türkiye’nin daha düne kadar piyade tüfeğini dahi dışarıdan aldığını unutmadan, geldiğimiz noktaya bir göz atalım mı?
Birlikte;
Som Füzesi, Roketsan Umtas – Tanksavar Füze Sistemi, T129 Atak Helikopteri, Bora -12, T-155 Fırtına Obüsü, Altay Milli Tank, Akya Milli Torpido, Milgem Milli Geni, Koral.
Bu kadar mı?