Her yerde bahar Erzurum’da kış...
Mart kapıdan baktırdı kazma kürek yaktırdı...
Öldük gardaş bir güneş yüzü görmedik, sırtımız ısınmadı…
Dur değme yağsın, bereket yağır.
Yalnız çok yağdi...
Ola Nisan geldi biz hele doniriğ…
Yeşile hasret kaldık.
Her yere yaz gelir bize gelmez.
Hele sabredin Temmuz soğukları geçsin...
Bütün bunlar sadece Mart ayı içinde Erzurumluların kullandıkları cümleler...
Elbette haksız sayılmayız. Tam 6 aydır her gün beyaza bakıyoruz. Meteorolojiye göre Nisan’ı da tamamlayacağız gibi duruyor.
Evliya Çelebi’nin seyahatnamesinde bahsettiği gibi…
Yoğun geçen kış elbette sadece kar açısından yorucu değil, ekonomik açıdan da ciddi bir yük...
Kentten göçenlerin belki de en önemli nedenleri iklim koşulları ve iklim koşullarının getirdiği zorluk ve aşırı maliyetler.
Eylül sonu kombi yakmaya başlayan Erzurumlular, Mayıs sonuna kadar ısınmak durumunda kalıyor.
Düşünün bir eve en tasarruf edilmiş hali ile gelen doğalgaz faturası 2.500 TL, buna su elektrik falanda dahil değil.
İsyanımız sadece görsellik değil yani.
Kar herkes için romantik yağmaz diyor şair…
Nede güzel ve doğru demiş değil mi?
Hani her şeyin fazlası zarardır ya belki bizim serzenişimizde onadır.
Az sabredin şunun şurasında yaza ne kaldı…