Manisa’da bir okul müdürü: Yakup Ateş...
Milli Eğitim Bakanlığı, resmi atamasını ‘ilkokul ve ortaokul müdürü’ diye ünvanlandırarak yapmış; ama eminim ki siz bu yazıyı okuduktan sonra o ünvanın yanına, önüne, üstüne başka güzel sıfatlar ve madalyonlar da ekleyeceksiniz.
★★
Efendim, Yakup Ateş adlı fedakâr, yaratıcı, üretken, çalışkan okul müdürü ne yapmış biliyor musunuz?
“Manisa’da, okuluna ait durumdaki 8 dönümlük çorak araziyi ıslah edip, tümüne buğday ekmiş. Düzenli olarak bakımını yapmış; ilaçlamış, gübresini vermiş, sulamış, mevsimi gelince de hasat etmiş. Elde edilen geliri okulu için kullanmış...” *
Kesin tarih verilmemiş ama bu harikulade ‘kaynak yaratma’ olayının geçen yıl, 2023 yaz bitiminde yaşandığını sanıyorum; çünkü sevgili okul müdürü, hasattan elde ettiği parayla 2023-2024 eğitim sezonunda okulunun bazı ihtiyaçlarını karşılamış. Üstüne bir de okulunda öğrenim gören, maddi açıdan zor durumdaki çocukların eğitim-öğretimlerini sürdürebilmeleri için ailelerine maddi destek sağlamış.
Diyeceksiniz ki ‘Ne var bunda’?
Söyleyeyim hemen:
En başta akıl, vicdan ve özveri var...
Mevzuata takılıp kalmayan, görev tanımlarının çok üstünde yaratıcılık, analiz becerisi, üretkenlik var...
Toprağa saygı, emek, tarım bilgisi, Anadolu’nun muhteşem yaşam kültürü var...
Mutlaka yüreklendiren bir İl Müdürü, bir Vali, bir Belediye Başkanı, Müdürün yanında saf tutan öğretmen arkadaşları var...
‘Kamuya örnek olmak’ derseniz, zaten en başta o var!
Magazin değil, gerçek bir ‘rol model’ var özetle...
Peki ne yok bu örnek eylemde?
Yine ben söyleyeyim izninizle:
‘Bana ne!’ yok bu yüzde yüz gerçek hikâyede...
‘Başkası yapsın, benim işim başımdan aşkın’ gibi bir kaçış yok...
‘Akıl bizden ama yazalım muhtar ilgilensin, belediye yapsın’ yok...
‘İyi para geldi; öğretmenler odasına, müdür makamına harcayalım’ gibi bencil bir eğilimden de eser yok...
İşin güzel yanı köstek olan amirler, devlet memurları da yok. Tabii bildiğimiz kadarıyla bunlar yok. Belki de olmuştur; Ateş müdür yılmamıştır...
★★
Böyle iyi örnekler çoğalır mı? Kim bilir?
Hem her yerde buğday ekme imkânı yoktur; peki bulundukları yerlerde -mesela İzmir’de, Trabzon’da, Erzurum’da- başka neler yapabilir veya Manisa’dakine benzer neler yaptı bugüne dek okul müdürleri?
Peki ya bundan sonrası?
Mesela Maarif Modeli, bu bağlamda okulu müdürlerini acaba nasıl etkileyecek?
Bunu kısa vadede göreceğiz.
Ve fakat adım kadar eminim, ülkemizde geçmişten bugüne Yakup Müdür’ler hep oldu, hep de olacak. Kurak köylerini ormana dönüştürenler; kütüphane, tiyatro salonu kuranlar, okul duvarlarının dışında imece başlatanlar, yol yaptıranlar, bizzat yapanlar...
Ama bir gün onlar tek tük olmaktan çıkıp çoğunlukta olacaklar. Mahrumiyet bölgelerinde, taşrada ve istisna olarak değil; köyler gibi metropollerde de varoşlarda da çokça olacaklar. Hepsi buğday ekmeyecek elbette, İstanbul’da, İzmir’de tarla ne arasın!
Ama yapılacak başka başka işler her yerde var.
Ama ‘doğrudan geleceğimizle ilgili, birbirinden mühim ihtiyaçlar’; her çağda ve her yerde öğretmenlerle, okullarla, müdürlerle buluşuyor...
Ama kesişen o yollarda yine birileri üretecek bir biçimde, üreten okullar oluşturacaklar başka birileri daha.
Onların kıvılcım olduğu, meşaleler tutuşturduğu değişim işte; okulları, öğrencileri, velileri, Türkiye’yi değiştirecek.
Melankoli değil, gerçek bu.
En acıklı ama en de değerli, en umut verici gerçek bu!
★★
Yazının başında örnek bir okul müdüründen bahsetmiş ve devamında demiştim ki “Ataması ‘ilkokul ve ortaokul müdürü’ ünvanıyla yapılmış; ama eminim bu yazıyı okuduktan sonra siz o ünvanın yanına başka güzel ifadeler de ekleyeceksiniz.”
Şimdi...
Sizinle birlikte ben de o güzel insana, kıymetli müdürümüze bir güzel ünvan ekleyip bitireyim: Enstitüler kapatıldıktan yıllar sonra dünyaya gelmiş bir köy enstitülü... Bu zaten bir çağ veya belli bir ideolojinin meselesi değil; vatan-millet, hayat-memat meselesi!
Çünkü kâğıt üstünde en güzel modeli, en gelişkin müfredatı, en yüksek harcamayı da yapsanız böyle adanmış eğitimciler yoksa, fikrinizin geleceği olmuyor!
★★
Ve son not:
Yakup Ateş hakkında başka bir haber de Ege’nin köklü gazetesi Yeni Asır’ın 21 Haziran 2024 tarihli baskısında geçmişti. Bu da çok etkileyici ve tam öğretmence bir olayı bildiriyordu bize:
“(...) Manisa’da görev yaptığı Kabazlı Şehit İsmail Yavuz İlkokulu'nda, 9 yıllık görev süresi dolmasının ardından tayini çıkan okul müdürü Yakup Ateş (43), kendinden sonra ihtiyaç sahibi öğrencilerine gelir sağlamak amacıyla her bir öğrencisi ve okulda görev yapan öğretmen ve hizmetliler için birer zeytin fidanı dikti. Ateş, ‘Okuldan ayrılmam münasebetiyle de öğrencilerime özel bir hediye olsun diye, okulumuzun daha önce öğrencilerimin faydasına işlediğim tarlasına zeytin fidanı dikimi yaptım’ dedi. (...)”
Yüz yıl, bin yıl silinmeyecek bir iz, harbî bir ders bu!
Yorumun fazlasını siz değerli okurlarıma bırakıyorum ve ben, değerli meslektaşıma en samimi saygılarımı ve selamlarımı gönderiyorum.
Ömrü de meslek ömrü de çok uzun olsun dilerim.
*: Bu haber, Facebook’ta Eğitim ve Psikoloji sayfasında, 2024 yılının Öğretmenler Günü’ne çok kısa bir zaman kala paylaşılmıştı.